6
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
2459
Okunma

Sana söylüyorum.
Evet sana!
Hadi gel !
kalbimin sokaklarında beraber yürüyelim
dost muhabbetine çok zamandır hasretim
sen benim ekmek,su gibi niğmetim
insan ömrünce kaç kişiye der azizim
yeter ki, susmayalım
susarak özlemeyelim...
Nedendir ,
attığım taş yerine varmıyor
dönüp dolaşıp beni vuruyor
yaktığım ateş aşk olmuyor
kor alevleri hep beni yakıyor.
Anlaşılan, uzun olacak bu gece...
-bakkal Ahmet abi kapatmadan
iki pakette bana al
biterse de sararız,
ciğer ağlatan
kavak yapraklarından...
rüzgâr essin artık istediğin taraftan...
Ah anam!
Ah babam!
-"içme şu zıkkımı" derdi.
-"parasını el alır dumanını yel..."
Hatırlıyor musun şu okul yolunu?..
Hangimiz sevmedik silgi kokulu kızı
etekleri zil çalan,gönül hırsızını
intiharımız olurdu bir gülüşü
bir gün görüşemezsek köşe başında
gece kuşu olurduk sokak taşında.
işte,
bu yollarda bilendi delikanlı kalbimiz
her gün okuduğumuz aşktı andımız...
sevgilinin saçlarında hayata tutunduk
şairin dediği gibi "aşk okuduk ,aşk dokuduk"....
Evet, evet
Kader’di adı ,
örmeliydi ağlarını...
Annemden duydum çok sonra...
Yaradan çirkin bahtı vermeliymiş insana,
-"gül gibi kızdı" diye söylenip durdu
bilmiyordu ki, sol yanım yıllarca batıp durdu...
Neyse,
sen istiyorsan dön geriye
ben sabahçıyım dağ kahvesinde
balta ile sapı arısı yolum uzun ince
yormayayım senide...
ULVİ CAN YOLDAŞ