Muamma değil lakin gecelerin hakkını
Üzen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!
Elleri yanağında, sürmeli yollarında
Sızan anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Kadere endekslidir, kederinin tuşları
Gönlünün diyarında, eksik olmaz kışları
Kirpiklerin altında, tereddütsüz kaşları
Ezen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Kanadı kırık kuşken kafa tutan yellere
Şaha kalkmış yürekle, pes etmeden yıllara
Meltemler bürünerek, kar yağdırıp çöllere
Gezen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Mendireksiz sulara kırsa kılavuz kaptan
Can simidi can verir, kar eylemez tornistan
Feleğe inat için, umutlara kabristan
Kazan anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Aldırmadan kelamın kalemdeki hiçine
Mal olsa da her gece ikisine üçüne
Göğsünü gere gere, yüreğinin içine
Yazan anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Feleğin pençesine düşeyazsa kıskıvrak
Hayallerine sabrı, açsa da beyaz bayrak
Dilinin altındaki baklayı ıslatarak
Kızan anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Payına sebil olsa dert büklüm düşünceden
Gözlerini tan boyar düşünürken inceden
Yıldızları söndürüp, gündüzleri geceden
Süzen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Kuşanınca cemalin kurşuni gül rengini
Ümmiler karşısında, akil görme kendini
Pınara nispet edip, ciğerinin bendini
Çözen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Gölgeden daha sadık yan olmaz fino gibi
Can diye can verene, can olmaz cano gibi
Mutluluğun resmini, Abidin Dino gibi
Çizen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Harami kılıklıdan, düşler yiyince vurgun
Kelebek takvimiyle olunca yıllık sürgün
Alt dudağı çeneye, Delibal gibi her gün
Büzen anlar! Garibi, anlamaya çalışma!

Celil ÇINKIR – DELİBAL