0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1020
Okunma
Kör kütük sarhoşum dilime değmedi içki
Söyleyin hele bana bu ne yaman çelişki
Bu bir oyun mudur, yoksa gaflet şarkısı mı
Hiç giymediğim, bir kızılın parkası mı
Gökte ay derman olamamış derdime
Asırlardır bir an bile gelemedim kendime
Nice kamların duası ensemden eksilmemiş
Yaratan bu millete dermansız bir dert vermiş
İliklerimde hissediyorum sebepsiz acıları
Her gün duyuyorum namus âbidesi bacıları
Bu ses, bu çile, bu gam nedendir Tanrım
İnanır mısın, bu dünyayı kendime tamu sandım
Ulaşamadım, geldiğim Ulu Altay Dağlarına
Öz yurdumun balta girmemiş güzel bağlarına
Boynumda varken saf demirden zincirler
Boğazımdan nasıl geçsin helal olsa da incirler
Gün yakındır, bir titreyiş kendini gösterecek
Üç yüz milyon el ele verip cihanı titretecek
O eller ki senelerdir kahpece kelepçeliydi
Kilit tutmaz, boyun eğmez, bu millet tehlikeliydi.
Bu bir gönül davası, gönülsüzler anlamaz
İdrâkı dar olanı, bu dava bağlamaz
Tanrı zor sınava, eşsiz mükâfat verir
Belki demirden dağlar yeniden eriyiverir!
5.0
100% (1)