7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1272
Okunma
Sana söyleyemediğim memleket havaları var çantamda.
Engin denizlerinde uçan turnalarıyla bir de mektup var.
Yeşil bir ağacın altında yatan bir mezar
Huzurun koynunda akan serin bir dere var.
Gök mavisi uçurtmaların kanatlarında gözlerin takılı
Misafir gelmiş hüzünler, kalır bende yatılı
Sana söyleyemediğim memleket havaları var.
Halay çeken gençleriyle, ağlayan bir gelin var.
Beyaz duvak örtülü alnında/ bin bir hatıra geçer
Sevdiğinden kalan, bir damla yaşı var.
Dört duvar arasında saklanmış hatıralarla/ vicdan azabı
Bir de gelen günlere dur diyemeyen hatları var.
Gökyüzüne çizemediği umutlarıyla/ yarım kalan nefesi
İçinde ahların yelken yaptığı çağlayan bir deniz var.
Rüzgârlara savurduğu yalanlarıyla/ uçan günlerinin
Yaprak gibi düşen sevdaların yansımaları var.
Elleri emeği arardı/ terlerini silerken akşamüstü
Kırgın güllerle unutulmağa değer uzak dağ başları var.
Kentin sokaklarına atılmış bir o kadar da üstüne basılmış
Kavgalarının yumruğuyla / umursamaz bir sevdalısı var.
Sana söyleyemediğim/söylediğimde günah sayılan
Hiç dokunmadığım teninde gözlerim oyalanırken/ vahlarım var.
Ellerimi tutamayan/ yasakların hoyratça dolaştığı sokaklarıyla.
Fırtınalarına, felaketlerine karşı çıkacak yürek var
Sana söyleyemediğim memleket havalarıyla
İçime gömüp yas tuttuğum, hüznüyle eğlendiğim aşk var.
Gözlerini sevdaya, yüreğini insanlığa açan bu kalemle
Anlatamadığı ne çileler, ne eğlenceler var.
M.Ö./2008
kahramanmaraş