0
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1076
Okunma
Avuç avuç anasını öldürdüğüm
Çocukluğumu büyütmüş
B’âhtı Kara bir Deniz’i yemliyorum
Mamun ve Çağanozlar’la
Saçlarım Örgü misina
Olta ucu parmaklarımda
Gözlerime yüklediğim bir apazlık bulut
Bir nazarlık şavk-ı şems
Uykularımın kirpik arasından sektirdiğim
Bir kaç senli benli düş
Ve
Hatırladıkça
Yüzümün göklerinde takla atan
Yarım kalan o tumturaklı
Son gülüş
Kokunu gagalayan Sarıkaşlı Çıvgınlar’ı besliyorum
Burun kanatlarımın
Buzulları çekilen Himaliyalar’ında
Tenimin yayla üşümüşlüğüne sarılı Vargitler
Düşürüyor seni
Y’âdımın uçurumlarından atlayan koyaklara
Çiğneyip yoluyor toynaklarıyla kaküllerimi
Sağrıları ağrılı bir Keşişleme
Bir bahar türküsünü giyinip Koşma’larına
Kaç’kar’dan Kop’up
Yuvarlanıyor Ilgâz’dan
O lirik 11’li Güzelleme
Yükleyip kamburuna kırağıları
Şakaklarımda mayalanan Zemherîr
Dilimden maşalı çivilerini kerpetenle söktüğüm
Bir çuval dolusu elfâz-ı harîr
Usumun su alan tavanında yıllanan
Mermer sanduka
B’ağrımda
Nâle nâlet debelenen kancık mavruka
Dudaklarımı voltalıyor
Sivri burun yumurta topuk ayakkabılarıyla
Ceketi omuzunda
Elleri ceplerinde
Külhanbeyi bir ıslık
Ağlıyor
Aynalarımın sırlı rahmimde
Hafız Osman و’ı gibi kıvrılan
9 yıllık
Sayrılı mâriz bir çocuk
Beriler
Dişlerini geçirip sol bileğine
Saatini s’ana kurmuş aşk-ı argûmân
Şimdiler
Beni Sen geçmiş di’li -miş’li bir z’aman
Öteler
N’olsun
Hep aynı işte
Hep tûfân
Hep şan-ı şâh-ı şivân
Enkâz-ı hân-ı hânûman
Er Rahmân
Es Selâm
El Hâbîr
Ez Zâhîr
En Nâfî
El amân
El emân