1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2170
Okunma

ÇOBAN KOYLÜ
Eskiden;
Bizim köyde çobandım,
Çok yamandım çok,
İsmimde Yaman, çobandı.
Koyunlarımla, kuzularımla ve köpeğimle,
Yaylalara çıkardım.
Keçeme sarılır;
Aylarca dağların,
Göğsüne sinerdim.
Gün aşırı;
Ayı, kurt, çakal, tilki ve
Ceylan yüzünü, çok görürdüm,
İnsan yüzü, hiç görmedim.
Ardım sıra. İç çeken;
Ağlayan, azık hazırlayan,
Yavuklum hiç olmadı.
Suyumu pınardan içer;
Nevalemi, salatamı kendim hazılardım..
Peşim sıra;
Hep kuzular, koyunlar
Ağlaşıp, meleşir, kurtlar ular,
Ceylanlar içlenirldi
Biliyormusun ? ;
Eskiden, bizim köyde çobandım.
Mutluluk,
En yakin arkadaşımdı.
Çok sohpetlerimiz olurdu,
Hiç, yamanlı kavgaya karışmazdı.
Sana ihtiyacı olanlara git;
Ben sensizde yaşarım, desem de,
İnat edercesine nazlanır,
Sıcacık bir öpücükle vedalaşırdı.
Uzun zamandır,
Görmediğim yüzlere,
Selamımı götürür,
Fazla kalmadan, bana dönerdi.
Melenkolik gecelerde;
İçime Karanlık çöktüğünde,
Yıldızlar, yarışırcasına
İçimi aydınlatırdılar,
Bu yüzden, Yıldızları çok severim.
Belkide;
Yavuklum olmayacak,
Ağamın kızının ismide yıldızdı,
Kavalıma ilham verirdi.
Kavalımın sesini duyan;
Kuzular, koyunlar ve köpeğim,
Mutlulukla birlikte,
Keçemin eteklerine yayılır,
Çobanın, yavuksuz türküsünü,
Masal misali, dinler sızardılar.
Köpeğim; kötülere karşı,
Hiç uyumazdı.
Koyunların gözleri dalgın;
Makbelimsi süzülürdü,
Kavalımda, gün ağarana kadar..
Eskiden;
Sen kavalımda yavuklum,
Ben, bizim köyde çobandım..
Bilent ATALAY
25/10/2014
BURSA
5.0
100% (3)