11
Yorum
48
Beğeni
0,0
Puan
1278
Okunma

kundaktaki gece
ayın emzirdiği üvey evlattır
kanı çekilir gündüzün
ağzı köpürür kuduzun
ahu dan derlenmiş bir kezzap
oyar arlanmaz seciyesini yüzölçümünün
közü tanır kül
paraziti bilir usül
odak noktası çığ
gönül odası sığ
yanarken anız
gün görmüş dudaklarda harlar bir giz
sen misin bensiz
ben miyim sensiz
akıl erdiremedim
bukalemun bir an demlenirken
koynunda ahraz öfkenin
adı sürdürülür efsun kederin
sanma rediftir
şiirin rengini ısıran muhalif
kısrak telaşında zaman donar
gelir ıslıklara konar bir saka sürüsü
boşunadır uykusuz gözlere tüneyen hülya
sevdası yakar yüreğini
uslanmazın
bir filimin repliğinde
karaborsa tadı
bir fal çata ya takılan sa ruh kesiği
pazarlığın en koyusuna salya akıtır puşt
kan beynine vurdu mu ne
kınalı kekliğin
bütün tadımlıklar ödlek
bütün hadimliklar ise biçkin
çağlayanın kancık ihtiras gürültüsü
meme emziriyor bitki örtüsüne
nede çok kum eliyor
fırlama otların ağız kokusu
bilmem ki kaçıncı şansını dener
tezelden demlenmiş bir fasıl
ama jurnal
ama asıl
ayıklayabilirsen ayıkla pirincin taşını
kurusunu yaşını ayıkla
sudan bahaneler uydurulur
her geç kalınmışlığın nakaratına
topluyorum pulumu
pırtımı
çünkü burası haydi eyvallah diyenlerın rıhtımı