su yolu muydun
yoksa belleğine virüs bulaşmış bir insan soyumu
hışımla yudumlarken kahveni
griye banmış bir aşkın izleri vardı avuçlarında
pabuçlarında çamur yiğinleri




ben rehin edilmiş yelkovan misali
hani akrebi Ayazağada
yüreği Küçük yalıda esarete mahküm
dahasını söylemek ne mümkün
gerisi efsün
gerisi tatsız tebesüm



yalan!
sen dans etmiyorsun
sadece durduğun yerde kıvırtıyorsun
aklın belkide Telli Babada
ondan aman diliyorsun



ben Türkçe filimi
yabancı dilde seyrediyorum gözlerinde
sen bana değil
üstünde ki giysinin imalatçısına küs
odur seni tepeden tırnağa üşüten
soğuğun vahameti duruyor üzerinde
ama ilk sahibi bilinmiyor
ayıbı da



bir aşk ki paylaşmak için süreç çok geç
bir paylaşıma aşık olmak için ise çok erken
beni sevda yanımdan vurmayın
helak olurum
yatalak



bu boş kadehlerin bur da işi ne
sembolik mi yoksa tüm imitasyonlar
bebek miyiz ki ağzımıza biberonu tutturuyorsunuz
bende herkese yetecek kadar ben kalmadı
senden eser de
sana arz ettiğim şiirlerim ucube mi
yada ağlama infialimi kompozisyon




yazıyorsun yazmasınada
kime diş biliyorsun
neden insanları küçük düşürüp
hor görüyorsun
unutma!
sende bir gün belanı bulursun
pişmanlık para etmez
akıl tutulmasına tabi olursun