Kaç Kuşak Sevda
Sevdanın içinde bir çeşit sen dili
Adı meçhul aşkın bedeli
Bilinmez ırmaklarda bir çeşit öneri
Bir çeşit ikaz tezi
Ben özledim,özlemesi özlenesi sevdaları
Gözleri sen kokmayan diyarları
Kendi yalnızlığımda sen olmayaşları
Özledim
Sensiz çağrışımları
Kaç kuşak daha sürecek bu sevda
Hatırlarsın ağu kokan günleri
Ağu hafızalar erken öldürür söke beyinleri
Nerede kaldı kalbimde ;için, olacak biz olan cümleleri?
Bana olabilecek karşıt fikirleri
Ya da olabilecek en soyut mucizeleri
İnandırabilecek Tanrı’nın dininden çıkan dini savunan günümüz elçileri
Ve inanmadığını iddia eden günümüz müminleri
Ben seni sende sakladım,şiirlerime rağmen
Gözlerim arar mı zannedersin,bunlara rağmen
Neden bana zannında zulme hükmedensin
Gözlerime bakmaya kendi tahammülsüzlüklerimde
Güçsüz düştüğüm günlerim
Ve takatsiz vaatlerim
Solan mevfilerin
Ve bulunmaz menzillerim
Tükenmek yüklenen bir zaman gibi geçtikçe öldürüyor günleri
Seni özlediğim günlere düşen nota gibi nalet taneleri
İçimi çorba gibi karıştıran günümüz kederleri
Beynimin zulmüne dayanan ve sana ,yokluğunda yenilikleri
Kendimi var etme hamleleri
Ya neye gerek kaç kuşak sevda?
Seni unutulmaya
Ya seni unutmak için aşık olmalara
Adım atan hain olursam ya?
İşte o zaman nasıl bir cehennemden sekme atlarım
Ya nasıl mı sekme cehennemde yükseliş olur mu cehennemden cehenneme
Düşerken kendi içimde
Sen ölümü çağrılarda ayin bekçisi,şaman olduğu zanneden,olmadı mı ki?
Aşkın Tanrı’sı gibi düşmedin mi?
Ölümlerimden sonra hatırımda kalan cümlelerinde
Beni sen kaç kuşak sevda daha var edeceklerde
Ölü yaşamların eşliğinde
Kalplerin sevgi eksizliğinde
Kaç kuşak sevda son olacaktı?