10
Yorum
34
Beğeni
5,0
Puan
1833
Okunma

Öyle çaresiz öyle üzgün beklerken
Kâh fırtına öncesi sessizliği yaşıyorum
Kâh fırtınanın ortasında acziyetimle başbaşa kalıyorum
Dönüyor yüreğim yangın yerine
Hayallerim seferinden dönmüyor
Bırakıp gittiler beni, bir haber bile yollamıyor
Nasılsın diye bir kere sormuyor
Zindana tıktılar ömrümün baharını
Bazen umutlarım şahlanmaya hazır bir küheylan gibi
Ama zalim eller onun da boynunu büküyor
Küheylanımın kapkara gözleri mahsun bakıyor
İçimi burkuyor beni hüzün deryasına çekiyor
Bazen rüyama giriyor
Olanca güzelliğiyle şahlanıyor şahlanıyor
Bir o yana bir bu yana koşturuyor
Bakışları umut umut kıvılcım çakıyor
İşte o anda çakmak çakmak gözleriyle bana bakıyor
Ama..
Heyhat bir de bakıyorum ki bu bir rüya
Daha kaç mevsim bekleyeceğim
Umutlarımın çicek çiçek açmasını
Dargınım ilkbahara, yüreğim sonbahar
Hazan döküyor yapraklarım
Aslında ağlamak istemiyorum
Ama dinlemiyor beni gözlerim
Âsi davranıyor o da
Bakıyorum semaya
Göğün yüzü şimşek şimşek çakıyor
Gözyaşlarımı aldı benden şimdi
Bu yüzden dolu dolu
Hiç izin almadı alırken
O da acımadı bana acaba neden?
Kıvranıyorum ruhum kafeste
Uçamıyorum
Kıskıvrak yakalamış vicdansız eller
Kelepçelenmiş ellerim
İnsafsız ve çok merhametsizler
Bora, tipi, kasırga
Sarmış dünyamı
Yanıyor yüreğim Yarabbim,
Yanıyor içim..
Dağlar, yollar, pınarlar, baharlar
Nehirler, denizler, ılgıt ılgıt esen rüzgârlar
Yüreğimin acısını dindirmiyor
Nerde benim umûdum bir kere bile haber salmıyor
Kime dert yansam bakıyorum benimle ağlıyor sabret diyor
Sabır sabır sabır..
Ne zor bir ibadet sabır!
Sus diyor gönlüm sakın isyan etme Rabbine
Hikmetine sığın, ram ol kainatın sahibine
Dinliyorum gönlümü elimden geldiğince
Eyyup sabrı dünyama konuk oluyor
Yunus acısı ve karanlık sancısı beni de sarıyor
Yusuf’un kuyusu ne kadar da yakın geliyor aman Allahım
İşte kuyunun başındayım kayıyor ayaklarım
Ve..düştüm düşücem..
Kurtulmayı beklerken
Ne yazık ki bir el hem de hiç beklemediğim bir el
Tutacak sanıyorken ben
Önce tutuyor sonra..
Bırakıyor hoyratça kuyunun derinliklerine
Acı bir feryat kopuyor yüreğimin derinliklerinden
Dakikalar saat, saatler gün, günler ay oluyor
Bekliyorum bu şekilde bu kuytu kuyuda
Sesleniyorum
Imdat imdat diye
Birtek duyanım var o da Allah!
Kaderimle başbaşa
Dualarımla başbaşa
Yalvarıyorum Allah’a
Sığınıyorum bir tek O’na
Söyle yüreğim lütfen söyle Allah aşkına bana
Başka çarem var mı Allah’a sığınmaktan başka
Yok diyor..
Zaten sana hep söylüyorum diyor..
Susuyorum..
Umudun kıyısındayım yine
Ve mırıldanıyorum kendi kendime
Birgün eğer birgün kurtulursam bu dertten
Önce bir şükür secdesi yapacağım
Ve o günümü ikinci doğum günüm ilan edeceğim
Sonrası mı?
Sonrasında da her sene o gün geldiğinde doğum günüm gibi kutlayacağım
Ve..O kapkara gözlü küheylanımla şahlanıp nerde kalmıştık deyip yoluma devam edeceğim..
Bu duygularla hemhal olurken......
İmtihan bu ama..
Rabbimin şefkâti sonsuzluk kadar, amenna!
Acımın şiddeti azaldı zamanla
Şimdilerde sanki gökkuşağının ayak sesleri yolda
Sanki sabrım meyvesini verecek gibi
Sanki benim de gözyaşlarım dinecek gibi
Rabbim sen kimseye kaldıramayacağı yükü vermezsin
Nolur nihayete erdir bu imtihanımı
Rızana erdir bu imtihanla beni
Ve nolur güldür benim de ağlayan şu gözlerimi..
5.0
100% (26)