0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
883
Okunma
Hevesim bir yâr’dan düştü
Eli, ayağı kırık
Dudaklarının ucunda bir acı,
Boğazında yaralı bir hıçkırık
Sargı tutmaz,
İflah olmaz
Üstü başı paramparça
Gözü yaşlı, ağlamaklı
İçi yağmur,
İçi dolu
İçi kar…
Benzi, sulanmamış bir çiçek kadar solgun
Renksiz,
Kokusuz
Gözleri amansız boşluğa dalgın…
Her düşüme ayrı çelme taktılar,
Dizleri yara bere
Ağzı, yüzü kan içinde hepsinin
Neresinden sarılsam
Neresine serilsem, bilemedim!!
Bir duvar devrildi üzerlerine kahkahaların
Hiç biri sağ salim kurtulamadı
Çocuk gülüşlerim öyle güzel ölüyorlar ki içimde
Uyanın, yaşayın demeye dilim varmıyor
Her birini öldükleri yerlere gömüyorum!!…
Ve umudum kırbaç yemiş sırtından
Can çekişiyor çarmıhta
Ha tükendi tükenecek…
Bir tek;
Yalnızlığım toy bir kız kadar diri
Kanlı canlı
Heyecanlı…
Ruhuma musallat
Canıma yoldaş…
Beni şimdi müsait bir acıda bırakın
Yaralı kalbimin elinden tutup
Giderim yavaş yavaş…
S.U.
Serkan Uçar
28.06.2018
5.0
100% (3)