1
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1442
Okunma

Öyle bir vurgun yedim yarı yerim bihaber
Dilim lâl sinem harap son durumum inkisar
Kaldım gam meydanında velhasıl ben tığ teber
Hadsiz ihtiyacım var İstanbul yaramı sar
Bir hüzün sürgününü kaç kelime şerh eder
Erguvan dallarının hayalleri hep yarım
Takvim yapraklarıyla güne dökülür keder
İstanbul gam çölünde tam yirmi dört ayarım
İstanbul yaramı sar bunu kimse bilmesin
Yedi nakış işlensin yaramın gergefine
Ziyan yok gözyaşımı bir vefasız silmesin
Gaibi Allah bilir belki de gam define
Kızkulesi süzülsün sabah serinliğinde
Kandil yansın dergâhın aşka dair yerinde
Dertlerimiz kaybolsun Boğaz derinliğinde
Leyla mı esen efkâr hep Mecnun’un serinde
Bir Üsküdar akşamı Aziz Mahmut Hüdai
Şeref versin dergâha dua etsin fakire
Kessin günahlarımı tövbe denen fedai
Mahal olmasın canda sise pusa ve kire
Hüznümün rengini ben nakşettim hurufata
Sar yaramı İstanbul ilâcım hüznüm olsun
Yükleyim dertlerimi ılgar bir kula ata
Sinede iman ile bu fani ömür dolsun…
13.06.2018 İbrahim Kilik
5.0
100% (7)