Bir viran merdiven beni götürdü
Mazide gezdirip geri getirdi
Zamanı devirdi, ânı bitirdi
Gözümde yaş oldu viran merdiven.

Şakladı zihnimde anı kırbacı
Kimi tatlı iken kimi çok acı
Şahittir yandaki erik ağacı
Dövülen döş oldu viran merdiven.

Bu evde kibirli burun büyümez
Bu evde çözümsüz sorun büyümez
Bu evde saygısız torun büyümez
Sevgiye eş oldu viran merdiven.

Akşamdan analar sütleri sağdı
Ocağın önüne çalıyı yığdı
Tencere kaynadı, kokuya boğdu
Lezzetten keş oldu viran merdiven.

Gündüzü neşeydi, gecesi huzur,
Bu eve eşikten geçmedi muzır
Yaşayan yürekler cennete nazır
Huzura peş oldu viran merdiven.

İçinde duranı daim kolladı
Ninniler söyledi, beşik salladı
Yolcuya selâmet verip yolladı
Binite taş oldu viran merdiven.

Varlıkta yaşarken darlığı gördü
Genç iken kocaldı, dirliği sürdü
Vuslatı besledi, hasreti yordu
Eğilmez baş oldu viran merdiven.

Üstünden geçenle aldı nefesi
Şimdi gıcırtısı ağlama sesi
Ne geleni kaldı, ne de kimsesi
Hayattan boş oldu viran merdiven.

-muhacir bozkurt-
Mustafa KÜTÜKCÜ
19.05.2018–İdris Köyü/Dazkırı/Afyonkarahisar