1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1554
Okunma

Dena...
korkmadan pervaneler gibi uçtuğumuz günleri hatırlıyor musun ?
yakamayacaktı hani hiç bir ateş bizi
yanmışız oysa haberimiz yok
en güzel tarafı yanışımızın biliyor musun neydi?
ateşinde yandığımız reel olmayan
bir rüyanın içinde birlikte oluşumuz
bir kaderimiz vardı kaderimizin üstünde
bunu sende biliyorsun değil mi ?
içinde göremiyorum seni rüyalarımın
kaynar kalaylar döküyorlar yüreğime
ve karınca yuvası kolyeler çıkartıyorlar yüzlerce
hediye olarak satacaklar yarın tezgahlarda
bir gün görürsün birinin boynunda
o yabancı boyunlarda ki karınca yuvası kolyeler
benim işte.
bilmedik diyarlar geziyorum yalnız rüyalarımda
bir ağacın altında oturmuşum güya
yağmur tanelerini izliyorum
seni göremiyorum içinde üşümüş rüyaların
yoksun hiç bir damlasında
sahi neredesin sen
ve hangi saatte yağıyorsun rüyalara?
Dena...
yoruldum artık
uyanıyorum her gün doğmada
bir başıma yanacağım
ateşimi arıyorum
fırsat tanımadan ecele
göreceğim biliyorum seni yeniden
dönüşü olmayan
o bilmedik diyarda...
Kağıtsız Şair...
5.0
100% (5)