1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
723
Okunma
On...Dokuz... Sekiz...Yedi... Altı... Beş...Dört... Üç... İki...Bir... Sıfır
Bir ışık baş gösterdi, yoksa bir güç "Ol!" mu dedi?
Bunca kusursuz güzellik ulaşıyorsa bize, içten bir şükür yakışır
Bu ses, bu tahakküm, göklerin ışıltısı, sevmek, gülmek ebedi
Yüzyıllar mı geçti ilk insandan bugüne?
Bir beste mi yayıldı gönülden gönüle?
Bir aşk var içimde, söyleyin ey dostlar
Kim donattı bu sofrayı dostluk ile, ihsan ile?
Analım onu hep beraber dua ile, hamd ile
Kâinattan geçip gitmek bize has, bizi anlatır
Lâkin şu dünyada sevgiye varan her ses bize armağandır
İsyana düşme, neyin eksik, etme pes, yazıktır
Haramı tatmasın, şirk koşmasın bu nefs, günahtır
Bir gün sen gidersin, ben giderim, yanındaki tablo var ya
İşte o da gider, geriye sadece Rabbin kalır
5.0
100% (2)