2
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1681
Okunma

kumru sesleriyle geldin
şenlik sözlerle
mühürledin dudaklarıma
gülüşünün eşiklerde bıraktığı dem saatini
umudum boy attı bu bahar
göğün mavi atlasını yalın sözcüklerle kuşattım
bayram giysilerinde mutlu çocuklardı
severlerdi kuşları sözlerin yarattığı aydınlıkla
bir ırmağın yankısına düşerdi umut
kırmızı kor bir yalnızlığa
dalları çıplak ağaçlı hazanlara
çığlığı işitiliyor höyüklerde nar ağaçlarının
tarih kitaplarında yazıldığı gibi değildir hayat
sonsuz bekleyişler istasyonudur yaşam
kara kurşun askerlerim yenildi çoktan
günebakan çocukluğum güneşin ardına saklanıyor
güneşe dön yüzünü diyor seyyahlar
diri ve saydam yaşama
bir kül yığını kaldı senden
yağmurlar altında bağışladım dudaklarını
kitaplarda şiirlerde aradım seni
kumru sesleriyle ürperirdin baharlarımda
kanat çırpan kuşlar ikliminde bağışladım seni
bir buğday tanesi gibi düşüyorsun şimdi toprağa
dingin mevsimlerdi seni alıp götüren sesin sessiz çağrısı
arda kalan el ele tutuşmuş çocukların gölgesi
gözleri kutsal ateşler gibi har sevgilim
bağışladım yağmurlar altında gözlerini
sonsuzun şiirini seven çocuklar getir bana
soylu bir dünyada özgürce yaşamayı severim ben
üşüyor kadınlar gittikçe
umudu yeşertiyorlar
bir buğday tanesi gibi düşüyorlar
nadasa kalmış düşlerimden
içleri pırıl pırıl sevda türküleriyle
bağışladım yağmurlar altında
kırlangıç ağıtlarını
Ömriye KARATAŞ
30.03.2018
5.0
100% (3)