29
Yorum
41
Beğeni
5,0
Puan
950
Okunma

Sabır sende, sebat sende, el sende!
İnce, ince işliyordun sen ustam…
Hüner sende, bilgi sende, yol sende;
Bildiğini aşlıyordun sen ustam…
Alfabenin son harfinde değilsin!
İsterdin ki, ağaç yaşken eğilsin…
Demedin hiç “sen bir ebu Cehil/sin!”
ABC den başlıyordun sen ustam…
Üç beş kuruş harçlık için eve ben;
Öğretirdin hünerini sevaben…
Biliyordum, gelmem için tava ben;
Yavaş, yavaş haşlıyordun sen ustam…
Hayalimden hep zanaat geçerdi!
Bilen yoktu, benim aklım naçardı…
Bir anahtar, kapıları açardı;
Bilmem ki ne düşlüyordun sen ustam?
Çalışanı Hak’ta sever kulu da…
Hayat böyle, para da var, pulu da…
Çalışmadan yok kazancın yolu da;
Diyerek hep taşlıyordun sen ustam!
Önce senden razı olsun yaradan!
Getirtmedin, bana su kırk dereden…
Usanmadan gösterdin her kereden;
Benim için kışlıyordun sen ustam…
Karaman-2018/03
Halil Şakir Taşçıoğlu
ÜSTATLARDAN:
Ömrünce de, yapmadın ki sen hile
Bildiğimce yalan, değmedi dile
Gönül sohbet, ister ise, dost ile
Bazen işi boşluyordun sen ustam........................................................................Aşık Lüzumsuz
Bazen de bir şeyler sorardın bana,
Sevinir fikrimi söylerdim sana,
Akıl veriyorsun demez ustana,
İşi böyle sevdirirdin sen ustam..............................................................sakaogluhasankarakucuk
Öpeyim ver usta hele elini
Anlıyorsun insanların halini
Çok güzel kullandın bana dilini
Dersi güzel işliyordun sen ustam..................................................................................Şerefli
5.0
100% (30)