0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1231
Okunma

bu şiirler senin için derken,
inanmıyordun bana, ben de biliyorum
sevginin anıya dönüşmesinin zor olacağını
halbuki; hatırası çok olanın acısı da çok olurmuş.
eğer bir gün uzaklaşırsak bu şehirden, avuçlarımla
İçirdiğim su gibi bir anda her şey kayıp gidecek, benden
ellerimin değil, yüreğin boş kalması dokunur bana
ortada acıtan bir acı var ve yakar içimizi, ikimizi
işte iki satırlık yazım kaldı onu da bırakıyorum.
bir sana bir bana.
sen yanında kalman gerekenlerin zorunlu ev halisin, gözüm
cemre gibi toprakta ve gidiyorum buralardan,
şimdi, yola düşmüş sevdiğine umut besleyen
sabırsız mektup gibiyim. ve sen artık,
çocuğunu bekleyen anne gibi kalırsın kendinle.
bil ki; biz kazası ahirete kalan kaderiz işte.
böylesi bir acı var ki; yüreğime ekilen, sanki
sevgi pıtırcığım benim, ve ben biliyorum ki; hikayem
yağmura eşlik ederken, damlada boğulan
vurgun yemiş yürek mahkumu olarak
devam eder gider öylece, azizim
bizim gönlümüzde sular bile yanar .
ve bizim aşkımızda hep gözyaşı olacak,hep
içimizde akacak bir mavi kıvılcım,
yakan ve acıtan
duygusal bir hissiyat, işte,
bizim ki kimsenin değil, sadece bizim bildiğimiz
ve herkese nasip olmayan acılı ama
sevimli bir hayat.
kavuşmak mı?
biz kavuşmayı değil,
aşkımızın sevdasında kavrulmayı,
ruhumuza hasrederek bununla yanmayı ve
yetinebilmeyi öğrendik.
biz,
sevdamızı kalbimize birlikte mühürledik.
ve öğrenmiştik; “ ay’ da suçu göze alabilecek kadar çok
sevmeyi bilir” diyordu şair…
*
yusuferdoğan
5.0
100% (1)