24
Yorum
34
Beğeni
5,0
Puan
2087
Okunma

Demem o ki sevgili;
Ne zaman seni içsem kitlenir dudaklarım
Ne zaman seni içsem uğuldar kulaklarım
Dökülünce dilimden lekelenir aklarım
Sihirli lezzetini düşlerimde saklarım.
Gölgende umutların serin rüzgârı eser
Beyaza düşen damlan vazgeçilmez bir eser.
Demem o ki sevgili;
Seherde yanağımdan kalkıp öper ıstırap
Kalbimde kaynar coşar kızıl renkli bir şarap
Yarınsız zamanlarım olmasın diye harap
Benim ile raks eder gönül telimde mızrap.
Ne zaman seni öpsem öfkem mavi kuş olur
Ne zaman seni öpsem sevincime tuş olur.
Demem o ki sevgili;
Ne zaman seni içsem taşar içimden keder
Ne zaman seni içsem derim bu kadar yeter
Ak döşenir renginle resminle dolar her yer
İster al beni benden istersen yerlere ser.
Avare ilhamlarım bilmem nereye konar
Sen girmezsen ruhuma içimde kanım donar.
Demem o ki sevgili;
Sen olmazsan yanımda tüy yastığım taş olur
Yediğim uyaklarım zehirli bir aş olur
İstersem yüceltirim ayak bile baş olur
Yutamazsam bir sabah yanaklarım yaş olur.
Ne zaman seni öpsem dilim o an lal benim
Ne zaman seni öpsem yazdığım helal benim.
Demem o ki sevgili; uzatmaya gerek yok
Sevdan çekip gitmezse kalemimde sözüm çok.
Afetçe şiir
ÇÖZÜMLEMESİ
Ses tabakası: Beş birimlik bir şiirdir. İlk dört dize “Demem o ki sevgili” yarım dizesiyle başlıyor. Bu birimlerde aaaabb, ccccdd şeklinde devam eden uyak örgüsü kullanılmış. Son iki dize kendi arasında uyaklı. Birim girişlerinde “Demem o ki sevgili” tekrarı ve kahve için yazılan birimlerin başlarındaki “Ne zaman seni içsem” ve şiir için yazılan birimlerin sonlarındaki “Ne zaman seni öpsem” tekrarları şiirin ahengine etki ediyor. Şiirin iç ahenginde 76 kullanımla “m” ünsüzü hissediliyor. Yine 67’şer kullanımla yumuşak sürekli “n” ve “r” ünsüzleri iç ahenkte etkili. Şiirdeki ince ünlülerin sayısı kalın ünlülerin iki katı. “İster al beni benden istersen yerlere ser” dizesinde “e” ünlüsü 10 defa tekrarlanarak asonans yapılmış. Yine “Yutamazsam bir sabah yanaklarım yaş olur” dizesinde de 8 defa tekrarlanan “a” asonansı var.
Anlam tabakası: Şiir kişisinin “Demem o ki sevgili” diye hitap ettiği şiir ve kahvedir. Şiir kişisi kalbinde derin acılar gizleyen mutsuz insandır, çoğunlukla ıstırap içindedir. Onun için kahve ve şiir ayrılmaz üçlünün ikisidir. Şiir kişisi için kahve ve şiir candır, canandır. Onlarsız kendini eksik hissedeceğini dökerken dizelere, iç çekmelerini ahenge dönüştürmüş.
Birinci ve üçüncü birimlerde kahvenin kendisi üzerindeki etkisinden bahsetmiş. İkinci ve dördüncü birimlerde ise aynı şeyi şiir için söylemiş. Son birimde ise ikisine birden seslenmiş.
Şairlerin şiirlerinin hepsi aynı anlam derinliğine sahip olmayabilir. Şair meyve veren ağaç gibidir. Hangi meyvenin olgun olduğunu ağaç değil, bahçıvan bilir. Şu da var ki bir ressam bir muzu tuvale bantlayıp tablo olarak satmış. Sanat eseri nedir, şiir nedir uzlaşı sağlanmış değildir. Sanatçının sanat eseri dediğidir bekli de. Elbette şairin bir şiirini objektif değerlendirmesi beklenmemeli; çünkü bazen yazılış sebebi, bazen anlamı ya da anlamsızlığı bazen ahengi o şiire taraflı bakmasına neden olabilir; ama şiri şiir olmaktan çıkartmaz.
Nesne (obje) tabakası: Şiirin ana objeleri kahve ve şiirdir. Her ne kadar açıkça adları geçmese de kahve fincanı, kahve tabağı da yardımcı objelerdendir.
Karakter tabakası: Kırat bazı şiirlerinin ilhamını günlük hayattan duyduklarından, bazı şiirlerini de okuduğu başka şiirlerden almaktadır. Bu şiir de onlardan biridir. Şiirin ahengi ve yenilikçi yapısı, bu şiiri onun beğendikleri arasına sokmuştur. “Ne zaman seni içsem” yan cümleciği kahve için kullanılırken birimlerin ilk iki dizesinde kullanılmış. “Ne zaman seni öpsem” yan cümleciği şiir için kullanılırken ise birimlerin beşinci ve altıncı dizelerinde tekrarlanmıştır. Bu da şiirde farklılıktan yana olan şairin farklı çalışmalarına bir örnektir.
Alın yazısı (kader) tabakası: Keyif ve keder de insanın kaderidir. Tutkunun amacı başkayken, insanların alışkanlıklarına da tutkun olmaya meyilli yaratıldığına inanılır.
Seddar İnce
5.0
100% (31)