4
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
1655
Okunma

Solgun yanaklarda acı kat be kat
Ne bir teselli var ne de bir vaat
Yerde boynu bükük biçâre gazel
Durma öyle diyor gel yanıma gel
Bir o var bir de ben parkta kimsesiz
Ne bir insan sesi ne neşeli iz
Rengini kaybetmiş yatıyor yerde
Yeşil gözlerine çekilmiş perde
Gülünü kaybetmiş bülbül misâli
Bilemem kaç asra bedel visâli
Sevgilisi su mu ağaç mı kuş mu?
Dert kızıl gâm sarı bahtı yokuş mu?
Tepede kibirle seyreden ağaç
Artık ne teselli ne de bir ilaç
Kıvrık dudakları hasretten kuru
Dallarda asılmış eski gururu
Yeniden doğuşu bahara gebe
Rüzgâr bedenini sererse dibe
Başlamış bahtının zaman yarışı
Havada hüzzâm var ve yalvarışı
Sanki gazel benim ve gazelde ben
Erken sararmışız belki çok erken
Dinle beni gazel dertlerimiz bir
Sen beni tabir et ben seni tabir
Ne çıkar gözlerden süzülürse yaş
Haydi; gir koluma haydi arkadaş
Yerleri süpürsün hür nefesimiz
Boşlukları yarsın ayak sesimiz
Sen dala âşıksın ben de zuhale
Aşkın şiddetinden geldik bu hâle
Belki de imkânsız fuzuli bu cenk
Biz bize yeteriz dertlerimiz denk
Kimsesiz dağlara çekilme vakti
Fazla harcamadan ömürden nakti
Kim bilir belki de yetişir şifâ
Sana yağmur değer bana da vefâ
_____________Makberî