0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1401
Okunma

Bir zamanlar bende, senin gibiydim
Yenildim yıllara, bak sona geldim
Üç günlük dünyadan, son sürat geçtim
Son demler de olmak, zormuş be yavrum..
Dünya oldu sanki, saraydan zindan
İsteğim kalmadı, şekerden baldan
Tükendi emelim, eş dost hem yardan
Çekilmiyor kahrı, hayatın yavrum
Yürümez bacaklar, artık çekmiyor
Tatsız çarşı pazar, geçit vermiyor
Yabancı her taraf, cazip gelmiyor
Güvenme gençliğe, aldatır yavrum
El alemden yardım, bekler bedenim
Çaresizim muhtaç, geçer günlerim
Tat almaz oldu dil, görmez gözlerim
Aldanma dünyanın, yüzüne yavrum
Dizlerimde fer yok, artık çekmiyor
Büküldü bacaklar, belim tutmuyor
Bedenim eşikten, öte gitmiyor
Sağır olur kulak, duymaz’ki yavrum
Yok gücüm takatim, çok eziyet var
Tarifi imkansız, ızdıraplar var
Islak yatak yorgan, evler gelir dar
Utanır sıkılır, gülmezsin yavrum
Eski günlerimde, boş avunmuşum
Değersiz işlere, kafa yormuşum
Düşmüşüm sonunda, muhtaç olmuşum
Boşa geçmiş zaman, hüsranmış yavrum
Dönmüyor dilimde, dişler döküldü
Atmıyor kalbimde, ritmim yoruldu
Ecel geldi vücut, kimyam bozuldu
Daldan dala hayat, savurdu yavrum
Kul Ahmed-i kalk git, kalma geride
Bitince tüm roller, kapanır perde
Ayrılmak ister ruh, emre amade
Yaşamın son demi, ölmekmiş yavrum
(Kul Ahmed-i)
Ahmet Ali Canbaz 2017
5.0
100% (1)