1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2182
Okunma

Yad-ı Cemil’ imsin sen, uzaklardan gelen
Nurdan çehresin, ehl-i semadan inen
Ruhlara tac-ı baki, bulutlardan süzülen
Ağlarken sessiz; geliver efendim, geliver.
Dar’ül Beka’nda, himmeti ali’ne muhtacım
Arş’ı yakan ikliminle, yansa da figanım
Zifiri dünyamda zemheri, günahkar naaşım
Ağlarken sessiz; geliver efendim, geliver.
Saçlarıma aklar düştü, görsen ne haldeyim
Ey Bad-ı Sabah’ım, kalmadı canda melalim
Şefkatin kanatlarında, ümid ararken zalim
Ağlarken sessiz; geliver efendim, geliver.
Bitiş çizgisi yaklaşırken; ölüm kapıyı çaldı
Seni anlatan kaleme, kaç kez nefs bulaştı
Kudsiler kervanı gelip, sana, evrad taşıdı
Ağlarken sessiz; geliver efendim, geliver.
Gönül; çöl bedevisi, Babil bahçesi, yaşamsa
Lale devrinde ufuk, günbatımına doğarsa
Bunca sene kalp, aşk-ı bürhan ile yanmışsa
Ağlarken sessiz; geliver efendim, geliver.
Aşkınla yanmak, acı verse de o kör nefsime
Olsun, razıyım senden gelen, her bir derde
Kıtmirim, havlasam da koyma araya perde
Ağlarken sessiz; geliver efendim, geliver.
Rüyalara girerek korkuturdu hep, karabasan
Soyunmaya kalktı Cemaline, melun şeytan
Buhranlarda yüzerken, umudumuzsun inan
Ağlarken sessiz; geliver efendim geliver.
AFRAN MURAT AYDIN
5.0
100% (2)