16
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1442
Okunma

ve hüznü sürükledi saçlarından
sarı benizli güz
davudi sesiyle gürledi rüzgar
dizildi dokuzuncu boğuma
yüzümün kuytularındaki acılar
ürperdi kent
ay boğulurken
göz kırpan uçarı yıldızlar
gerildi çarmıha
umudun kanları
sel olup aktı sokağa
duvarlar acılı sızılı
akıttı gözyaşını
düştü gökyüzü düşler üzerine
asılı kaldı havada rengarenk gülüşler
üşüdü soğuk kaldırımlarda
boynu bükük hayaller...
koptu takvimden sararmış bir yaprak
kurban oldu aşk zamana…
ağıtlar yaktı siyah yemenili gece
ah edip dövdü dizlerini
içimdeki çocuk halâ umudu kesmeyip
saf duygularla seslendi
“eller üzerindeki bu sandıkta yoksa”…
( naftaline sarılıp baharda yeşerecek sandığı aşkın
çoktan toprak genzine kaçmıştı oysa)…
AA