çiziliyor geçmişin azapla yoğrulmuş yılları
yepyeni bir sayfa açılıyor mihrabımda
siyah ve gri renkleri attım denizlere
bembeyaz yüreğinin merkezine dikiyorum
kırmızı, mor, sarı, turuncu gülleri
pembeyi ayrı tutuyorum mutlu günlere
hafifliyor düşüncelerimin yo(r)gunluğu
kahrolası acıları unutup gülümsüyorum
içimde sevinç, kanatlanıp kuş gibi uçuyorum...



yarenler sofrasına oturdum derviş edasıyla
hacıbektaşi veli, yunus emre divanı
nağmeler dökülür ney üfleyen dudaklardan
kaşkarlardan süzülür şifahi sözler
binbir çiçekten yoğrulur gönlümdeki aşk
karadeniz yaylalarında kelebekler
sevinçle göç ederler pirlerin otağından
ela gözlüme konar yeşilli bir kelebek
Itri’nin nefesi üflenir büyülü sözlerin sırrında!..



sırat köprüsünden geçer sevdaya imtihanım
gönül yoldaşımın narında yanıp kulüm
iniltileri duyulur kuyularında boğulduğum
aşkınla kördüğümünde bağlandığım
zarif endamında kendimden geçtiğim
paslı kilitlerle kilitlenmiş kapılar açılacak
şol ırmaklardan zemzem suları akacak
içilecek aşkın şarab-ı cananın altın tasından
kollarında sen, geçilecek mutluluk kapısından...



Zafer Direniş
...

04 Ekim 2017 Çarşamba 21:45 Akşehir