0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
1239
Okunma

Yok hicran darılırmış yok efkarım küsermiş;
Yok efendim hüzünler selamını kesermiş;
Dalımı kıran rüzgar olur olmaz esermiş;
Kovarken gözlerimden parçalı bulutları;
Tekrar aldım gönlüme kırılmış umutları…
Bana mı kaldı sanki şu dünyanın tasası;
Kim demiş ki çiğnenmez hasretliğin yasası;
Gelen varsa buyursun işte medet masası;
Kuşattım kaleleri, ne talan var ne savaş;
Sardığım tüm yaralar dermanda yavaş yavaş…
Görmeye hasrettim ya, kavuştum sabahlara;
Yol verdim geçen akşam, ahlara, eyvahlara;
Diklendim ordu kurmuş yürekte günahlara;
Uzaklaş fersah fersah uzaklaş benden artık;
Hadi lan hadi ordan kim korkar senden artık;
Emanetin emanet son nefeste verdiğim;
Hangi rüya hayr oldu hep zamansız gördüğüm;
Hasrettir boynumdaki çözülmeyen kördüğüm;
Sanki yalnız bana mı gecelerin körü be;
Çekilmeyen dertlerin en babacan zoru be…
Dolaşsın etrafımda rengarenk kelebekler;
Bahçemde dansa dursun buram buram çiçekler;
Sanmıyorum gidenler, geriye dönecekler;
Madem ki kuralı bu günler böyle geçecek;
Hadi bakalım bugün benimle kim içecek…
Ali ALTINLI – 26.08.2017
Saat: 22:37