.

“Parsel parsel eylemişler dünyayı”

Türkü

-------------

şiir yazacaksınız.

iyi yazacaksınız..

güzel yazacaksınız… ama gene de zordur güne gelmek,

zordur güne gelmesini bilmek..

size tüyolar vereceğim, sözümü yabana atmayın,

sakın ola bu kıyağımı unutmayın..

imgeler olacak mesela mısralarınızda,

karanlık çığlıklara kurşun sıkacaksınız ay yırtılmasında..

maharetiniz olacak..

"Kelebeğin kanadına konan atın yelesindeki ayın ışığında yıkandım"

diyebileceksiniz Bedri Tokul Ustamın dediği gibi..

serbest yazacaksınız,

yeri gelecek hece de yazacaksınız.. yazacaksınız..

“başkalarının attığı başlıklar gibi” başlık atabileceksiniz örneğin..

"Yokluğun başıboş çığlığı, yıkacak bütün duvarları..." olabilir mesela..

şuna benzer mısralar olmazsa olmazınız olmalı illaki:

--

Minare gölgesine serip davul tozunu,

Bulutlardan öperek umut sağmalısınız..

Şiirsel benliğinden dudaklaşmış yozunu,

Kaf Dağı’ndan aşarak çöle yağmalısınız..
-

Haramiler basmadan yalnızlığın sesini,

Engerek yılanıyla kör karanlık duş gibi,

Zemheri sıcağında üflerken nefesini,

Yedi derya duyarga fantastik kazan dibi..
-

Yârin elma yanağı yalnızlığın zifiri,

Endemik bezir yağı sülfirik gün ışığı,

Boşuna sabunlama çıkmaz suskunluk kiri,

Muhabbet deryasına salla dipsiz kaşığı..

--

zordur güne gelmek..

benim zorbela yazdığım üç kıtayı,

sular seller gibi yazabilmektir marifet,

heceyi bilmelisiniz mesela,

kolay mı öyle..

kolay mı güne gelmek,

kolay mı güne gelmesini bilebilmek..

..

birden yediye kadar saymasını bilmelisiniz bir de,

7 heceyi tamamlayıp,

diğer 7 heceyi de sayabilmelisiniz şakır şakır..

örnekleme yapalım isterseniz;

bir şey anlatıyoruz burada:

yâ-rin el-ma ya-na-ğı (2+2+3=7) yal-nız-lı-ğın zi-fi-ri, (4+3=7) [7+7=14] eh anlayın işte,

ya değilse

şiir yazamazsınız bu gidişle..

boşuna dövünmeyin,

şiirlerinizle övünmeyin,

zordur güne gelmek..

..

size tüyolar verdim, sözümü yabana atmayın,

adamı çıldırtmayın..


Suat Zobu


.