TRAPARK

Şehrimin sırtında bir ur gibi
Yayıldın köşe bucak trapark
Sana mecbur bırakılan hissi
Yetmedi kanser ettin trapark

Zapt ettin her yeri peşi sıra
Deli dumrul hortladı ki vira!
Şu yamalı ve çukur yollara
Padişah gibi çöktün trapark

Biz kıyında çukurların şahsı
Yapıyoruz işte sağ sol dansı
Bu fakir halka hangi frekansı
Buldun da bağladın sen trapark

Hanende şöyle iki tur attım
Ne çukura ne çamura battım
Böyle ikileme ilk kez çattım
Sırıtırsın değil mi trapark

Zamana bağladın parayı hem
Hangi aklın yordamısın müphem
Birkaç seneye kalmaz ki şüphem
Oy oy döküleceksin trapark

Biz venedik dedik de bekledik
Bu yolda yıllarca emekledik
Şehrimle inim inim inledik
Sen sefanı sürdün trapark

Kaldırım işgalin utandırdı
Bu halkı uykudan uyandırdı
Bitmedi canından usandırdı
Cebin usansın e mi trapark

Şehir giriş ve çıkışındasın
Bilmem ki acep kaç yaşındasın
Boşver vur patla çal oynasın
İyi oynuyormuşsun trapark

Zam oranın tefe mi tüfe mi
Yahut izanın ağa! efe mi
Şu dolu götürdüğün küfe mi
Hesabın batsın senin trapark

Otopark mı yoksa trapark mı
Akıllı mıyız yahut ahmak mı
Tarifelerin bal mı kaymak mı
Faydanı göremedik trapark

Söyleyecek ne çok şey var sana
Sözümden utanırım trapark
Bu bahçesi hoş şehrimden yana
Bedduam kalsın sana trapark!