Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
BEHLÜLL
BEHLÜLL

ZAKİR KUŞLAR

Yorum

ZAKİR KUŞLAR

( 4 kişi )

3

Yorum

7

Beğeni

5,0

Puan

1180

Okunma

ZAKİR KUŞLAR

Okuyacağınız/okuduğunuz bu çalışma bir şiirden öte, bir Cuma akşamında nefis terbiye mektepleri olan bir zikir meclisindeki o akşam yapılan dersin kuş diliyle anlatımıdır. Takdirlerinize efendim...

Seherde öten kuşlarla
Meşrebim aynı herhalde.
Aklıma geldikçe bu duygu
Daha yakınlaşıyorum onlarla.
Ne güzel ötüşüyorlar hem de ahenkle
Ne yanık gönülleri var
Gönül birliğimiz var onlarla.
Zamanı da iyi biliyorlar hani
Hemde dervişlerin kazanç zamanı
O güzelim seher vaktinde
Hiç olunmaz mı onlarla? ..
Uyanık gönüllere arkadaş
Yanık gönüllere yoldaş
İhvandır onlara cümle derviş
Nasıl beraber olunur
Bu kuşlarla bir olmayanlarla? ..

Sanki bir halaka olmuşlar
Bir zâkirbaşı etrafında
Zaman zaman esma almışlar
Tefekküre dalmışlar gibi
Hep birlikteyiz
Bu güzelim kuşlar ve bu ahengi
Kuşlar gibi duyanlarla.
“Fâ’lemennehû”dan sonra;
Lâ ilâhe illallah...
Lâ ilâhe illallah..,
Önceleri ritim yavaş, ses kısık
Sonra hızlanan ritim ve gürleşen sesler
Bu ses, duyan gönülleri besler.
O kadar kalabalık bir koro ki
Hem de düzenli
Seslerin hepsi gırtlaktan;
Lâa’ilâhe il lal lahh...
Lâa’ilâhe il lal lahh...

Ses ve ahenk artarak devam ediyorlar
Kısmeti olanlarla birlikte.
Öyle gürleşiyor ki zâkir kuşların sesi
Her halde duyulur semâlarda.
Seyyare melekler iletmişlerdir Mevlâ’ya
Bu mecliste olup bitenleri
Yazılmıştır sevap defterine bir değil on’larla.
Bâzan tesadüfen bulunulur,
Kişi sevdikleriyle beraberdir.”in hatırına
Günahlar bağışlanır inşallah
Emri İlahi de böyle değil mi?

Sonra durulup yavaşlıyor
Fırtınadan sonraki denizler gibi.
Ortada bir kanat çırpılır:
“Celle celalühû”
Ses yok, nefes yok gibi...
Sanki Batıpark’da ağaçlar,
Ağaçlarda dallar,
Ve dallarda hiç kuş yok gibi
Sessiz bir bekleyiş var.
Anlaşılıyor ki bir esma bekleniyor...
Derken gür bir ses;
Allah’tan başka ilah yok!
İlle Allah vardır! ..”
“İl lal lahh, Al lahh...
İl lal lahh, Al lahh.”(c.c)
İsbatiye söyleniyor olmalı.
Sesler yine yavaş yavaş yükseliyor.
Ne güzel bir tertip var şu kuşlar korosunda
Hiçbir kuş, geçmiyor diğerinin sesini
Huşû içinde söylüyorlar derviş canlarla.
Ayırma ya Rabb’i bizi kuşlardan
Hep birlikte olalım kuşlar ve
Kâlbini tevhidle yuyanlarla.

Bu defa ortadan bir ses geliyor
Kuşları ve dinleyenleri titretircesine;
“El Evveli Allahh, El Ahiru Allahh.
El Zahiru Allahh, El Batınu Allahh...”
Kuşlarda tüyler diken diken! ..
“Men kâne fî kâlbihî Allahh,
Fem’înuhû fiddareyne Allahh,
Ve men kâne fî kâlbihi gayrullah,
Ve hasmuhû fiddareyne Allahh.”
Aman ya Rabb’i! ..
Açıklama geliyor ki dayanılır mı?
“Her kimin kâlbinde Allah varsa,
Onun muini Allah’dır.”
Aman Allah’ım meded.
Bütün kuşlar nefeslerini tutmuş adeta
Sessiz ama içleri dopdolu.
Allah aşkı kaynıyor
Sanki bir kıvılcım bekliyor.
Bir ılık akıntı var kâlplerde
Aşk budur herhalde, sevgi bu olsa gerek.
Dünya ve dünyadakilere duyulan aşk,
Maşukuna kavuşunca azalır zamanla.
Allah aşkı öyle değil ki! ..
Maşuka yaklaştıkça aşkın yakma derecesi
Sürekli artar.
Öyle olmasa pervaneler dönüp dönüp
Atarlar mıydı kendilerini ateşe?
Aman Allah’ım...
Duygu dolu bir kâlple esma beklerken
Nefesler tutulu.
İşte hep beraber; ”Ya, Allahh...(c.c.)
Öyle bir Allahh deniliyor ki
Bir defa Allahh deyince bir daha
Çıkıyor esma, o güzelim ağızlardan.
Ya, Allahh(c.c.)
Sanki içlerinde ki ilahi aşk boşanırcasına
Söyleniyor. Ya, Allahh
Bütün azalar emrine girmiş kâlplerin
Kâlpler ise bundan mutmain.
Bütün kuşların kapalı olmalı gözleri,
Aceba sararmış mı yüzleri?
Ya kanatları ne durumda,
El gibi bağlamışlar mı saygıyla?
O da ne?
Sesler kısılmış bütün teslimiyetle
Görülmeye değer diyeceğim ama
Aslında o ânı yaşamak gerek.
Nasıl bir hâl Allah’ım...

Kuşlar da elif cüzünü okumuşlar galiba
Elif’den Ye’ye kadar biliyor olmalılar.
Ne de güzel özenerek çıkarıyorlar
Hem de uzatıyorlar, Lâmelif’den önceki He’yi.
Allâahhhhhhhhh........(c.c.)
Sanki koca bir deniz dalgası
Kıyıyı dövercesine “All-...” derken,
Sonra da dalganın tekrar denize dönerken
Kumsalda çıkardığı hışırtı gibi “-llahhhhhhh....”
Esma tamamlanınca ne muhteşem oluyor.
All llâahhhhhhhh....
Ciğerler doluyor ve boşalıyor
All llâahhhhhhhh derken.

Bir ara;
Sözü en çok dinlenilen, cıvıltıyı susturup;
“Atın kâlbinizdeki hesapları,
Alacağı vereceği sonra hesaplarsınız.
Meşgul etmeyin kâlbinizi başka şeylerle.
Sadece Allah’ı düşünün ve öylece zikredin.”
Diyerek sitem dolu bir ikaz ediyor.

Ne kadar haklı bir ikaz.
Gafletinden avcıya yem olan kuşlar gibi
Şeytanın avı olunmamalı.
Böylece taklidî zikirden
Tahkikî zikre kavuşmalıyız.
Bu duygularla tekrar başlanıyor
All llâahhhhhhhh...(c.c.)

Şimdi gözlerinden yaşlar geliyordur.
Ama bu anda gelen gözyaşı
Allah aşkından olunca kâinatın haberi olur
Ve bu göz yaşı farklı bir kanaldan gelir ki,
Tadı acı da değil, tuzlu da. Ayrıca
Dokunduğu ten parçasını
Cehennem ateşi yakmaz”
Diye inanıyor, bu yolun büyükleri.
Diyorum ya bu kuşlarla
Aynı meşrepteniz herhalde...

Hafif bir sükunetten sonra
“Ya Rahman, Ya Rahim, Ya Allah
Ya Settar, Ya Gaffar, Ya Allah.(c.c.) ”
Deniliyor birkaç defa.
Ardından da:
“Ya Rabb’i günahlarımızı;
Settar isminle setr’eyle. Amîn...
Gaffar isminle aff’eyle. Amîn...
Habib-i edibin hürmetine,
İnsü Celalin hürmetine,
Azameti Kibriyan hürmetine ya Allah...”
Hep birlikte Amîinn... diyorlar sanki.

Şimdi de Allah diridir demek istiyorlar:
Hayyy, Hayyy, Hayyy Allah...(c.c.)
Sonra yüceliği ve kudsiyeti dile getiriliyor:
Hûû, Hûû, Hûû Allah...(c.c.)
Bitiminde güzel bir nağme ile
“Entel Hadi entel Hakk,Leysel Hadi ille Hûû,
Ya Hûû ya Hûû, ya men Hûû, Lâ ilahe illa Hûû.”
Hûû, Hûû, Hûû’lar uzayıp gidiyor
Huşû içinde.
Artık sonuna mı geliniyor bilinmez.
“Hayyul Kayyum ya Allah” cümlesi
Söyleniyor gibi geliyor cıvıtıları
Dinleyenlere.
Bazı kuşlar ilahi de mi söylüyorlar?
Sanki kaside sesleri geliyor gibi.
Cezbeye de gelirler mi aceba?
Dünyadaki bütün çocuklar
Aynı dili konuşur derler.
Zâkirler de öyle aceba?

Aman ya Rabb’i! ..
Senin ilim ve kudretinden
Birşeyler öğrendikçe anlıyoruz
Ne kadar bilmediğimizi,
Ve idrak etmeye çalışıyoruz
“Ağaçların kalem,denizlerin mürekkep
Olması halinde bile ilmini yazmaya
Yetmiyeceği” gerçeğini...

Her varlık kendi lisan-ı haliyle
Seni zikreder, sana şükreder.
Bir idrak edebilsek,
Tam idrak edebilsek diyorum.

Kuşların her sabah, ama her sabah
Güneş doğana kadar, yani
Namaz geçene kadar ötüşleri ne güzel.
Coşku bitiyor güneş doğunca,
Bazıları devam ediyor, tek tük.

Kimbilir duaları ne güzeldir kuşların,
Kimseyi ayırdetmeden sevapları
Bağışlıyorlardır herkese.
Hatta imanlı hasımlarına bile...
“Kaaffe ehl-i îman ve kaaffe ehl-i İslâm ervahına”
Öyleyse biz de: Amîn... demeliyiz kuşlarla.
Zaten başlarken ve biterken aşır okuma sesi
Geliyor gibi. Diyorum ya,
Meşrebimiz aynı herhalde kuşlarla.

Kuşlar da gür sesle ötüşüyorlar
Seslerini duyanlar, huzur-u İlahi’de
Kendilerine şahitlik etsinler diye herhalde.
Akla cehrî zikredenler geliyor;
Kadirî mi yoksa bunlar, ya da Rufaî;
Halvetî mi, Cerrahî mi, yoksa Mevlevî?
Acep zikir bahçesinin hangi gülünün
Rayihası sarhoş etmiştir onları? ..

Kuşlar;
İçlerinden geldiğince saf
Ve riyâsız olarak ötüyorlar.
Kimseyi korkutmadan,bıktırmadan.
Elini verenin gönlü de gidiyor elden
Artık bırakmıyor tevhidi dilden.
“Nerede görürseniz girin ve faydalanın,
Bu dünyadaki cennet bahçelerinden.”
Buyurmuyor mu? Allah Resulü (s.a.v) .
Yolumuz düşebilir bir sabah böyle bir meclise
Ama her gün olduğunu bilirsiniz.
Her sabah girmeli bu gibi meclislere
Bekleyelim sabahların nurlu vaktini
Mahşer harmanına götürmek için
İbadetle yeşertelim ekilen ekini.

Hizmet edelim ki, himmet edilsin
Çünkü himmet, hizmetin mükâfatıdır.
Allah’(c.c) için biraraya gelenler
Sadece bir değil misliyle alır ecrini.
Birde Üstad’ın dediği gibi:
“Vermek istenmese, istemek verilmez! ..”
prensibini unutmayalım.
İstemezsek verilmez.

Ya Rabb’im:
Mahşerde görmemek için dehşet,
Aczimizi idrak etmeyi bahşet,
İstemeyi gönlümüze nakşet...

Duymuşsunuzdur ümit ederim,
Muhterem Mehmet Emin Ay’ı,
Şairin tercümanı olarak;
“Selamımı arz eyle Resûlü Sekaleyn’e.”
Derken yanıyor ve dinleyenleri
Yakıp kavuruyor.
Kuşlar sadece Maraş’ta Batıpark’da yok
Her yerde bulunuyor.
Herkes kendisini bir kuşlar meclisi
İçine katar ya da öyle düşünebilir.
Kâlpler tefekkkürde
Diller tezekkürde,
İster cehrî, ister hafî
Sen Allah’ı an, kâfi.
“Kâlplerden geçeni Allah bilir.”
Emri İlahî bize kılavuz.
Bir esma bekleyelim kuşlardan,
Zâkir kuşların kuşçularından,
Yavrularından, oğullarından,
Kuşçuoğlu’ndan da bekliyelim.
Nefsini yenen Galip’ler gelsin
Galibî’lerde gelsin bu meclislere.
Sev bizleri ya Rabb,
Sevdir bizleri ya Rabb.
Sevindir bizleri ya Rabb...
Dua ve ibadetlerin kabulü için,
Sevaplardan îman ve İslâm ehlinin
Nasiplenmesi,
Yaşayanların huzuru için,

Yaratılanların adedi,
Kendisinin razı olduğunca,
Arşın ağırlığı ve kelimelerin adedince;
Diyelim hep beraber...“Fâ’lemennhûû,
Lâ ilahe illallahh...
İllallah, Allah...
Hayy Allah...
Huû Allah...
Allahhhh...”


23 Mayıs 2000
Mustafa Zincirkıran

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Zakir kuşlar Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Zakir kuşlar şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ZAKİR KUŞLAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sabahat  çelik
Sabahat çelik, @sabahatcelik
24.7.2017 15:58:25
5 puan verdi
Anlam ve anlatımı çok güzel bir şiirdi kutlarım hocam saygı ve selamlarımla
halilşakir
halilşakir, @halilsakir
24.7.2017 09:37:43
5 puan verdi
Yaratanımızın her bahş/ettiğinde öyle çok hikmetler var ki
bakmasını bilenlere...anlam yüklü anlatım güzeli
mükemmel bir şiir okudum takdire şayan.
selam ve saygılar sunuyorum.
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ, @ismailoglumustafayilmaz
24.7.2017 08:56:01
Güzel şiire övgü ve paylaşım gerek...
Kutlarım...
................................ Saygı ve Selamlar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL