ÖMÜR DEDİĞİN

Doğunca hemen okunur iki kulağa
Analar bebeğini sararlar kundağa
Başlarlar uzun ve meçhul bir yolculuğa
Ezanla Sela arası ömür dediğin

Beşikte başlayıp kara toprakta biter
Bazen neşedir bazen de dert ile keder
Toplasan sermayesi beş metre bez eder
Ezanla Sela arası ömür dediğin

Dünya denen fani handan gelip geçilir
Vade dolunca ecel şerbeti içilir
Patıskadan yakasız bir gömlek biçilir
Ezanla Sela arası ömür dediğin

Yaşanmamış gibi olur yaşadıkları
Gözyaşı döküp ağlar eşi evlatları
Toplanıp gelirler dost ve akrabaları
Ezanla Sela arası ömür dediğin

Bir ağacın dibinde mezarı kazılır
Kimliği mermer taşın üstüne yazılır
Son namaz için cemaat saf saf dizilir
Ezanla Sela arası ömür dediğin

Unutulur gider eğer yoksa eseri
Albümde kalır eski soluk resimleri
Tarihe karışır Hasreti’nin izleri
Ezanla Sela arası ömür dediğin

Hasreti (Filat YAZICI)