0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
994
Okunma
Sol ayaktan topaldı
akşam sokağa daldı
her ne ise sebebi
o gece ay geç kaldı
Sokaklar çok karanlık
el ayak hep çekilmiş
ne insan ne cin kalmış
sağ elinde bir poşet
sol elinde bastonu
tuhaf geldi ses tonu
bir yarığa takılmış
Aklı sıcak çorbada
bir bardak çayda ya da
ihtiyarlık, dalgınlık
topu, topu bir anlık
sanki birden savruldu
kendini yerde buldu
Bir kedi miyavladı
birkaç köpek havladı
aman, dikkat et, Salih!
seni gidi kör talih!
Belli ki pilim bitmiş
limonlar uçup gitmiş
ekmek kim bilir nerde
bu sokak zaten yamaç
kedileri benden aç
İhtiyarlık, dalgınlık
topu, topu bir anlık
sokak zaten karanlık
haydi kalk bir şeyin yok
daha karanlık yolun çok
Varsın ekmeksiz olsun çorba
durma, acele et; çıkıverir bir zorba
bir yumrukta devirir
soyup soğana çevirir
Ulan Salih, unut şimdi limonu
çay limonsuz da olur
ara bul şu bastonu
Derken bir evde ışıklar yandı
ihtiyar, hele şükür ay doğdu, sandı
arkaya döndü, vefakâr bastonu gördü
yaramaz baston, muzipçe gülüyordu
Aldırmadı, hemen uzandı, aldı
boş fukara poşet kaldırımda yapayalnız kaldı
baston ve talihsiz Salih dede
limonsuz çaya ve ekmeksiz çorbaya doğru
umutla yol aldı
aklı boş poşet, üç limon
ve ekmekte kaldı
İdris Esen, 14 Mart 2014, Eminönü
5.0
100% (3)