2
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
965
Okunma
Avuçlarımın içinde
Sıcaklığını kaybettiğim günden beri
Divaneyim
Seninle geçen mevsimleri özlüyorum
Yazımı serinleten
Kışımı ısıtan
Her yağan yağmurda
Kalbimdeki deli kıpırtıları
Huzuru özlüyorum
Çekirdek çitleyip
Salçalı ekmek yediğimiz
Sana aldığımız gitardan
Çaldığın
’Caddelerde rüzgâr’ namesini
Yaptığın yaramazlıkları
Seninle kurduğumuz hayalleri özledim
Mutluyduk
Her şeye inat
Gülümseyebiliyorduk
Sobalı evimizin
Buğulu penceresinden
Fakat
Hep bir şeyler eksikti
Yarım
Dağınık
Çözemedim
Çözmeye çalıştıkça
Daha çok karıştı
Karıştırdın
Neden!
Neden yarım da olsa
Mutluluklarımızı yoksul bıraktın
Bir ekmek kadar uzak
Bir su kadar yakınken bana
Sesini duymadığımdaki sağır oluşlarımı
Aklım almıyor gitmelerini
Düşünmeden dönmeyişlerini
Yorgun kalbim dayanmıyor
Geleceğinden endişeli
Kalıyor öyle hayallerim
Buzdan heykeller gibi
Bütün gelgitlerim sendeki
Körelmeye yüz tutmuş
Duygulardan ibaret
Katran karası gecelerde
Uykularım kaçıyor
Kabus gibi
Sormuyor gözlerimde artık
Hiç bir yerden seni
Ne ara büyüdün
Bizim bilmediğimiz alemlere yelken açtın
Başka diyarlarda uçtun
Hangi deli rüzgâr aldı götürdü seni benden
Söyle zeytin gözlüm
O poyrazlar
Karayeller
Geri getirecek mi seni
Dertli başımın tacı
Beynim uyuşuyor
Uyuşmadığı zaman sa zonkluyor
Sensizlik ölümse şayet
Haram olsun ömrüme
Gel artık
Ruhumun ilacı
Ciğerimin köşesi
Yüreğimin neşesi
Gönül bahçemin
Birinci can ağacı
Bilirsin
Ağaçlarım olmasa
Nefes dahi alamam
Bilirsin
Ağaçlarım olmasa
Yaşayamam
Ve gine bilirsin ki
Kimim var
Şu fani dünyada
Üç güzel ağacımdan başka
Zeytin gözlüm
5.0
100% (10)