Onların makina parkları var
Kayaları kesip delen
Un edip eleyen
Bıçkıları, bıçakları
Dozerleri, kepçeleri
Geceli gündüzlü çalışan?!


Bir kamyonun bedeli
Diyelim ki Beşyüzbin lira
Dokuzyüz ton
Mermerin ederi kadar
Kamyon günde iki sefer yapsa
Kırk ton mermer s/atar
Ayda bir kamyon parası
Böyle tatlı kazanç rant kapısı
Başka nerede var?!


Ağalar habire taş yuvarlarlar;
Bir değil, iki değil
Üç değil, beş değil
Yüzlerce, binlerce kamyon var?!


Ya ülkenin yok olan doğası
Kesilen ağaçlar
Kurdun kuşun yuvası
Değişen iklimi, kesilen suyu
Bozulan havası;
Kuruyunca çayır çimen
Tükenince çiçekler
Arılar ne yiyecekler
Neyleyecek bizim davarlar?!


Şaban Aktaş
19.05.2017

Fotoğraf:Yusuf Yavuz


HANÇER


Sana karşı her yenilgim
İçe dönük bir hançerdir
Sivri uçlu, yılan dilli
İç kanama gizli gizli...


Kimbilir bu kaçıncı
Ölüp ölüp dirilişim
Sensiz yere serilişim
Kaçıncı harakiri?!


Artık çılgın aşık değilim,
Mutlu ol dilediğin gibi
Demek düşer dilime
Ben haddimi bilirim...


Çocuk oyuncağı değil
Aşk bir hançer, şakası yok
Öğrendim düşe kalka
Ölene değin çıkası yok...


Hüznün hançeri, yayı oku
Kaşın ile gözünden
Elinde olsa derdim
Çek hançeri özümden!...


Şaban AKTAŞ
19.05.2017 - 17.47


18 Mayıs 2016 ·



DELİFİŞEK


Sen ne bir meleksin ne de bir şeytan
Gör ki bir bakışın her şeyi yıkar
Yıktığın dünyamı kur yeni baştan
Kaybolan neşemi ortaya çıkar!

Bağlanıp da kaldım saçın telinde
Sürüklenip durdum sevda selinde
Her türlü sihirli güç var elinde
Savrulur küllerim ta ay’a çıkar!

Şu algın çayların en taşkını sen
O deli tayların en eşkini sen
Yanmış yüreklerin en pişkini ben
İçim yanıp sönmüş taş kaya çıkar!

Aktaş’ın ne ebed ne ezeli var
Ne de yere düşmüş bir gazeli var
Gökte bir güneşle ay güzeli var
Adın delifişek bir taya çıkar!

Şaban AKTAŞ
18.05.2016