1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
490
Okunma

Bekledim...
Fecre kadar sessizce
Titreten hüznün sahnelerinde
Her lahza ümit içinde, gözden yaş sökün edince
Semaya nazar ettim kendimce, sormadım, soramadım ne hikmetse
Boyun büktüm ah u zar içinde, sen bilsen ve bilmesen de, ruhum seni özler sükut ve edep içinde..
Nereye...
Gitsem bu akşam vaktinde
Solgun gül koklasam kabrin sessizliğinde
Semaya yükselen ağaç dallarının ümit zenginliğinde
Sualler, ah zihnimde sefer halinde, ölüm zaten yaşıyor içimde
Gaflet ne kadar sinsilik içinde, şirk var mıdır bilmem, ne kadar eminim akidem de
Saçılmış kemikler görüyorum üşüten vakitte, ne kalmış göçen insandan şimdi geriye
Heves arzunun peşinde, zan zaten hayatın her sahnesinde peki, o zaman münevver insan olmak kime kalıyor söylesene
Siz..
Yargılamak için
Niçin bu kadar heveslisiniz
Neden mahkum ettiğinizi hiç dinlemezsiniz
Bu kadar bağnazlığı ve ön yargıyı tercih edersiniz
Masum yere mahkum edilen ve ömrünü hücrede geçirenlere Hak rızası için öğrenmezsiniz
Hiç hak ve adalet nedir bilir misiniz, hassasiyet, liyakat adına neden bu kadar katı kalpli ve zan üzeresiniz
Vurduğunuz, sövdüğünüz, öldürdüğünüz, hapishaneler de çürüttüğünüz kimsesiz ve sahipsizleri merak etmezsiniz
Milletin milli ve dini değerlerini istismar eden, ihtirasına yenilen, devleti bölmek ve nifak etmek isteyenler, vatan evlatlarını şehit eden her kim ve kimselerse, elbette yargılanacak ve cezalarını çekeceklerdir
Mustafa Cilasun
5.0
100% (1)