14
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
750
Okunma

Daldan dala atlarken, hiç yorulmak bilmedi
Can yaktıkça uslanmaz, arsız göçebe gönlün
Ardında bıraktığı, izlerini silmedi
Şimdi kaldı ortada, yarsız göçebe gönlün
Selinde sürüklerken, feleğimi şaşırdım
Öyle çok yüklendi ki, dolan sabrı taşırdım
Yakından zarar verdi, uzağıma aşırdım
Kala kaldı yapyalnız, karsız göçebe gönlün
Yüz bin defa söyledim, dilimde tüy kalmadı
Yapıştığı yakamı, sal dedikçe salmadı
Deli divane oldu, yinede ders almadı
Nice kalpleri yaktı, harsız göçebe gönlün
Birazcık ümit görse, hemen takar koluna
Parçaladıkça kalbi, acı verir soluna
Aklı gelmezken başa, devam eder yoluna
Mola bile vermez hiç, garsız göçebe gönlün
Gece gündüz demeden, gider aşkın peşinden
Kara kışta üşümez, sanki vücut meşinden
Nasihat almaz olmuş, ne dost ne de eşinden
Sevdayla oyun oynar, zarsız göçebe gönlün
Nesrin Önem
26 03 2017
Tekirdağ
5.0
100% (20)