1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2411
Okunma
Önce bir yağmur yağar gecenin yakamozuna
Islanırsın tepeden tırnağa ,
Sen kahveyi sade içersin ama
Şekeri damağına yapışır onun yanında.
Sarhoşluğun bir iki kadehten değildir aslında,
Önce bir gülüşle sarhoş olursun,
Sonra koklayınca sarı papatyayı mest olursun.
Gece bir otuz yada beş otuz,hiç fark etmez,
Aşk gezinirken damarlarında,
Yüreğinin mürekkebi akar
Beyaz sayfalara.
Sen ya aptal olursun yada şair arkadaş,
Sığdırabilirmisin gökyüzünü,şu küçücük keğıda...
Sen radyoda çalan bir Sezen şarkısıyla uyursun ama
Ben tüttürürüm balkonda bir sigara daha.
Eserken garip bir rüzger elmacık kemiklerime doğru,
Sorarım gecenin uğultulu karanlığına,
Bu şehir, bu şehir dünde bukadar güzmiydi diye
Bu şehir, bu şehir dünde bukadar güzel kokuyormuydu diye.
5.0
100% (3)