1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1828
Okunma
Terliklerimle çıkıyorum sokakların çıkmazlarına
Saat kırgın çocukları bir geçiyor
Öyle bir geçiyor ki hem de;
Küçücük vücutları yerle yeksan oluyor
Ölenler yaşayanlara acılarını dirhem dirhem işlemek için haykırışlarla bağırıyorlar
Umutlar da ölüyor, acılar da diniyor ölümlerle
Kadınları sadist ruhlar acılarla gömüyor sonsuzluğun diplerine
Geçecek diyor birazdan geçecek
Fakat geçmiyor, geçmeyecek
Gül rengi kefenler kaldı kadınlar ve çocuklardan geriye
Alışılmamış, görülmemiş isyanlar baş gösterdi beyinlerde
Kan kusan güvercinler doğdu elma kokulu asitlerden
Güldü bir çocuk kokuyu çekerek son nefesiyle
Çamurdan kefen yaptı gözü yaşlı anası
Kumaştan bir kefen yapamadım dedi mezarın başına eğilerek
Soğuk bir yel esti ananın boğazı buz
Bağıramadı, bağırsa duyacak vicdan kalmadı
Erkenden kalktı sokağın köşesinden dikildi ayağa
Sendeledi yamalı yollardan
Dizlerinin üstüne çöktü
Kaldırdı başını kömür siyahı olmuş gökyüzü
Bir keman sesi hissetti
Vakit gelmişti…
5.0
100% (1)