YAŞ ELLİ

evlatlar büyüdü hanem azaldı
ömrümden ömür gitmiş yaş elli
ellerim buruştu sakalım bozardı
ömrümden ömür gitmiş yaş elli

gözlerim görmez adımlar ağır
ağızda tad yok kulaklar sağır
düzlerim olmuş banada bayır
ömürden ömür gitmiş yaş elli

dişler dökülür hep teker teker
adımlar yavaşlar sanki raks eder
o diri vucut beni an be terkeder
ömürden ömür gitmiş yaş elli

yemekler gelir burun eğilir
sanki zehir olmuş beni bitirir
gözler seyran olmuş zaman yitirir
ömürden ömür gitmiş yaş elli

ahhh nerde gençlik çağları
viran olmuş güzü baharı
ceylan gibi sektiğim dagları
ömürden ömür gitmiş yaş elli

her yaşın elbet vardır ahengi
yaşa bu yaşı kur dengeyi
ha unutma sakın ahireti
ömürden ömür gitmiş yaş elli

üzülme birgi sende gençtin
her türlü cendereden sende geçtin
ne ektin ise onuda biçtin
üzülme ömür gitmiş yaş elli

MEHMET BİRGİ ASLAN ( HAZARCAN)