3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
623
Okunma
Üç beş kadeh mey ile dağılmışsa efkârım
Ve yüzüm gülüyorsa sanma ki bahtiyarım
Çocuklarım boyumca yaşlandım ihtiyarım
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
Damlasıyım yağmurun dalgasıyım sellerin
Kurumuş yaprağıyım sensiz açan güllerin
Enkazında kaldım yâr yıkılmış hayallerin
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
İnan ben, ben değilim ruhum ayrı bedende
Bir şeyler arıyorum hep niçin de neden de
Kim bilir belki öyle sen de öylesin, sen de
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
Niye bir gün gelip de lambaları yakmazsın
Belki yabancı sanıp yüzüme de bakmazsın
Belki elimden tutar bir daha bırakmazsın
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
Yıllar boyu gönlüm hep aklım ile savaştı
Ay battı yıldız doğdu güneş dağları aştı
O kıvırcık saçlarım döküldü beyazlaştı
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
Hayatta kural böyle bir gün miadın dolar
Ve yalnızlık çökünce zindan olur odalar
Güllerin kaderi bu: yaz açar kışın solar
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
Her şey kapkara şimdi hem yeşili hem alı
Bir gönül bıraktın ki paramparça yamalı
Şiirlerde gör ey yâr…! Şiirlerde Erdal’ı
Kırk yıl geçti aradan görsen tanıyamazsın
5.0
100% (4)