0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
3917
Okunma

aynaların önünde
güz saçlı kadın helen
kırışıklıklarına örümcek ağından kremler sürüyor
monologtur yalnızlık
kim ses verecek sana
dümeni kırık limanlardan
yırtıldı gemilerimizin karinası
avare rüzgarlarda tayfalar çırılçıplak
sokul bana sessizliğim
Paris mitsel düşlerde sparta çok uzak
deniz fenerlerinde viya viya yalnızlıklar
kırmızı karanfiller uzattın o gizli kıyılardan
karıştı yazgımız deniz kızlarının yorgun düşlerine
tanrısal bir yalnızlık bu
ürpertiler mevsimi
ruhun çıplak burgaçlarında vapur çığlığına eklenen elvedalar
beni yaralayıp durmayın ey aynalar
güzeldim eskiden elektra komplekslerine kapılmadan önce
meneleaosun heleni gibi
zambakların ışıltılarında
kuğu kılığına girmiş aşklardan kaçmıştım
kül kaldı biraz senden paris
biraz yakarı
biraz yaraların mitolojik şaraplarla dinmeyişi
ah yazgı meleği
sesler yitiyor truvada
kül rengi anılar dolaşıyor uyluklarımda
ithakalar çekiyor içim ithakalar
nerede yazdın bu yabancı yazgıyı
kara ayetlerle dolu alnımın yazgısına
kutsal sularda kutsanmakmış meğer aşk
ayrılık dokungandır truvalı helen
gizli sevdaların mahrem dudaklarında sığındığım yazgım
ah yenilenmez ırmaklardan akıp giden sular
kabullenir her ölümlü bir gün yazgısını
aynalarda yenik düşen çizgilere
gel kül olacağız nasıl olsa
mitsel ırmaklarda yanalım
lotus çiçeklerine çiy damladı
mevisimin kırık ezgisi lirimde
geçip gitti denizler fırtınası
kayboldu altın renkler ufuktan
kuğular yaralandı
helen düşler gemimizin pruvasında
kavga tanrıçası eris çağırma artık beni
aşkın gladyatör gülüşlü kavgalarına
nereye ulaşsam gemileri olmayan limanlardayım
düello aşklar aynasında
kimi yaksam
göğsümde anka külüne dönüyor
ah aşk
yeniden kutsa beni
ÖMRİYE KARATAŞ
5.0
100% (3)