17
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1448
Okunma

tutunmak için hayat ağacına
gecenin bu yarısında
amalar gibi
taş oymalarını
yoklamışım
bir
bir
ellerimle bulamadığımdan seni
tuş olarak yıkılıp taç kapına
gölgende uymuşum
yaşını sayamam
asırlarca başıma yağmışsın
giymiş gelinliğini ergen ruhum
dağ olmuşsun
dim
dik
karşımda durursun
ne teninde gözüm
ne de yüzün de
ölsem de...
akar yıldızlar
sen gibiyim
erir ömrüm içinde
çökmedim
çökmem
çökertemez kimse
dize gelir kayarım da
yıkılmam ben
bu şehirde
varlığına vurup başımı
yokluğuna uyansam da her sabah
kıramam seni
küsmüş yüreksin
yakutiye’de arardım
salmışsın sırtını kümbetlere
hatuniye’msin
kapatmış söğütler koca göğsünü
mavi çinilerin soluyor
için
için
ağlıyorsun
sen
yüce dağın eteğinde
kocaselçuk
bir tarafın çifte
bir yanında
tek başınasın
iki başlı kartalım
huma kuşum
kurşun çatım
doğduğum yerde
çatırdarım
ben ölsem de
sen yaşayacaksın