Bu nasıl gidiş ki, Fizan’da mısın?
Bekleye bekleye,döndüm şaşkına.
Aklın başında mı, hizanda mısın?
Yoldaysan bileyim, Allah aşkına

Gönül takvimine ekletiyorsun
Angut kuşu gibi bekletiyorsun
Uykumdan kaldırıp yoklatıyorsun
Koldaysan bileyim, Allah aşkına.

Nefesin tende mi, yaşıyor musun?
Yatağın sıcak mı, üşüyor musun?
Aşkımı kalbinde taşıyor musun?
Sildiysen bileyim, Allah aşkına.

Onurum hassastır, bunu bilirsin
İster misin aklım, fikrim delirsin
Götürenin varsa, elbet kalırsın
Soldaysan bileyim,Allah aşkına

Bir gittin pir gittin, bin yıldır yoksun
Sineme saplanmış çıkmaz bir oksun
Beni yakan ateş, seni de yaksın
Kuldaysan bileyim, Allah aşkına.

Hani sevdan Şirin, Ferhat-i dağdı,
Birden üstümüze kar boran yağdı,
Nazara mı geldik, kem göz mü ağdı,
Dildeysen bileyim,Allah aşkına.

Sana çok küskün,duvarda sazım,
Mızrabı kırıldı, buruktur yüzüm.
Perdesi dağıldı,sel iki gözüm,
Teldeysen bileyim,Allah aşkına.

Sen gittin gideli, hazanda gülüm
Bülbülüm konmazsa kesindir ölüm
Bu kadar zulmetme, ötüver zalım
Daldaysan bileyim, allah aşkına

Gittiğin yerleri söyle bulayım,
Mekanın nereyse bende geleyim.
Beraber ölelim, gurban olayım
Saldaysan bileyim, Allah aşkına.

Kul Figani ( Erdem GÜMÜŞ)
Eylül 2016