0
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
984
Okunma

hayat dudaklarından nefes almaksa ölüm nefesinden mahrum kalmaktır sevgili
uzat gözlerini
tut kaçırdığım tüm bakışlarımı yalnızlığından
gözlerin diyorum
ne güzelde tütüyor isli sisli akşamlarıma
bana hep böyle sessizce dokun
yaslamalık hep bir yerim olsun koynunda
dokunursan da ağlamam söz
martılar ağlıyor zaten dağlanmış tüm sevda çöplüklerinde
sakın susma
çoğul bakışlarında harf harf azalsam da
sen dilime bir cümle kur
hecelensin tenimde biriktirdiğim tüm sevişmelerim
sen bir güneş ol
ben etrafında dolanan serseri bir gezegen
dönüp durayım kendimce uzak ta dururum istersen asırlar boyu
ama bana kendince dönmeyi öğret sevgili gidip te dönmemeyi değil
bir yanardağ bağrında üşüyorum
çocukluğuma ödünç verdiğim uçurtmam gibi kokuyor ellerim
az sonra düşeceğim yine kirpiklerimden biliyorum
siz iyisi mi çekin bulutlarınızı izimin yaşlı gözlerinden
dilim deli mayın
yüreğim tutuşamayan ateşin nemi
ya gölgesine sığanacağım bir gökkuşağı bulun bana
ya da asın asılamayan tüm köprülerin kuşluk vaktine
hayat dudaklarından nefes almaksa ölüm nefesinden mahrum kalmaktır sevgili
ya uzat nefesini bize öleyim
ya da boğuver gitsin sensizliğimin en sığ yerini ve ben yine yeniden kendime öleyim…
ilhanaşıcıağustosikibinonaltı
5.0
100% (9)