Çevrilemeyen yabancı diller gibi gönlüm
Sözlerimin kıyısında tuttuğum sevda
Gönlümün kuyusunda sakladığım can suyum
Belli ki gamzelerinde kıvrılıp uyumayı hayal edemeyeceğim bir daha...
Belki şah damarının atışını hissedemeyeceğim dudaklarımda
Benim tenimde bahar dalları açtıran ellerin olmayacak belki
Huzuru getiren kokunu içime çekemeyeceğim anlaşılan
Dedim ya belki de hiç olmayan bir dil gibi ömrüm
Sadece kendim bildiğim gerçeğim
İçime,İçime bağırdığım hıçkırığım
Gidişiyle yarım,yalnız,öksüz kaldığım...
Her sabah günümü aydınlatan,her akşam hayale daldıranım
Sözlerimin kıyısında tuttuğum sevdam
Gönlümün kuyusunda sakladığım can suyum
Şarap gibi ömrüme dem tuttuğum
Bir simiti paylaşıp,aynı köpeğin başını okşadığım
Demek şimdi bitiyorsun öyle mi?
Bazen bir göl başında, bazen bir deniz kıyısında,bazen dağlarda omzuna başımı koyduğum
Gözlerim şimdi hangi dalgada takılıp kalacak?
Hangi otobüs camında silüetini seyredeceğim.
Sevdiceğim,AŞK dediğim.... Derken Gönlüme değenim...
Varken bile özlemimdin,yokluğunda kesilen nefesim.
Dudaklarında tüm çiçeklerden alınan bal tadım.
Kurumuş bir orkidenin filizlenmesiydi kalbim senin elinde.
Belki de tüm şehrin tozu alındı gözlerimde sevginle....
Şimdi sen gidiyor musun yani?.......
Bitiyor musun bu güzey rüyada......
Fragmanı mıydı bu sevda AŞK hikayemizin, Sureti olmayan gecelerimizin?...
Hangi nağmede beraber çekilecek yayımız?
Hangi şarkıda anılacak adlarımız?
Feryadımız hangi dizelerde ses bulacak şimdi?
Ya da hangi makamda avutacağız gönlümüzü?
Hüznümüzü kaç kadehten sonra atacağız masalarda...
Biz beraber rakı içemeyecek miyiz?örneğin
Gözlerime bakıp"Ahu Gözlüm" demeyecek misin yani?
Diyorum ya anlaşılmaz bir DİLİM bu alemde.
Suskunluğum bu yüzden işte....