8
Yorum
32
Beğeni
5,0
Puan
1046
Okunma
Yağmur suları düşüyor
kalbimin boş odacıklarına çiy ıslatıyor
kirpiklerin üstüne kara yazgısı iniyor dağların
nice kuşlar ölüyor.... yoksun!
asılsız değil
üçün beşin arkasına düşmedik yaşıyorken
adam yerine koyduk
kıskıvrak rengine tutulduk
bahara yazlara tutsak olduk
bırakıp gitti izi neden sonra avunduk arkasından
hani ölüm gibi bir şey vazgeçmek zor tiryakilikten
belki de birgün demi bırakmak gerek
yoksa; yavaş yavaş mı kestiremedik alışkanlıklardan
kesilip atılmıyor işte parmak
Kıymık kıymık canını acıtıyorken
hepimiz biriz bir ağacız işte bir orman gibi kalabalık
bir kibrit çaksalar ucumuzdan yananacağız
toplu katliam
domino taşları gibi devrileceğiz üst üstte yürek olmasa
ya sevdalı bir ocakta kaynayan su
ya dolmayan bardak düşünce yurdun
ücra köşelerinde yalınız dağlar
yalınız kent surları
içine çekilmiş köy abdalı bir marşandiz izi
bir renksiz yağmurun camdan yüzüme vuran suyun
anlatarım hüznünü şehrin kaburgalarına
acı bir karanlık savurur küllerini..
çözülsün artık gecenin yalnızlığının düğümü, ihaneti
resmine bakarım ay/ın ay suçsuz apak!
ortalık süt liman el aman!
ruhunu soyarken kapitalizmin çarkı ülkemin!
ne çabuk alıştık!
yokluğa yoksulluğa, bir arabaya, bir eve bir alana bir bedava
şiirlere sığınırım gözlerin gözlerime sürgün!
kucakladığım bir siyah akşamdır
Ülkelim! Karanlık başına ördüğün düğüm!!
Sesin avazın çıkmaz
benim ki cahil cesareti, küçük başımın içinde çakan şimşek!
durur seyrederim en çok!
ırmak boyu akar sular
diz boyu çamur
elini yüzünü bulaştırırken
yüz karası bir çalıyı kulaklarından çekip atamam ülkemden.......
hep birlik olmak gerek!!
ah ! haziran yine ölüm kokuyor her günün güller çiçekler üzgün!
gökyüzünde bir tek bulut bin parça kan damlıyor hücrelerinden
sitemim sana değil, yaz ortasında bitmiyor ülkemin kaburgasında sızı, ve güz.……
Nurten Ak Aygen
28.06.2016
5.0
100% (27)