10
Yorum
30
Beğeni
5,0
Puan
1114
Okunma

Mağrur bir şiir olmayı diliyorum
Lakin olup olacağım en mağdur bestesiyim,
Henüz yazma cesaretini bulamadığım o şiirin.
Kem gözlerde kaybolmak belli ki
Yorgun yüreğin sancağında,
Kıbleye devirmişken bakışlarımı,
Yine de sakin ve sakil bir gölge dolaylarında
Baştan çıkarılmışlığı
Şu ergen düşlerin.
Nasıl bir zafiyetse akla zarar,
Nasıl bir terane ise uzağında duramadığım
Ölmeye de razıyım hani,
Gün kavuşmadan geceye.
Sahi, sizin oralarda batmaz mı güneş,
Keşke üç beş hazan hikâyesi yazsam da
Tecelli etse o katnem hüzün,
Buğusunu da savsakladım mı
Yok benden ehli keyfi,
Konuk etmenin azade hükmünden
Kırık olsa da gönül.
Hecelerin inkârı akla zarar bir nöbet,
Yıldızların sayısını hatırlamadığım
Ölüm yüzlü, içinde boğuldum gölet
Misali aşk simsarı devingen rahmeti
Yok saymak ki
Nasıl bir cüret?
Gitmelerden ibaret olmasa keşke
Hanidir yüz sürdüğüm anlık heyula nefretlerden
Almışken nasibimi
Ötesinde ırgat bir düş’ün en ezeli mertebesi
Yine yakınmalardan geri duramazken
Heyula evren ve nöbetçileri,
Şafağın ebedi haznesinde
Kaybolmuşluğun öncesizliğine sığmakla
Eş değer bir sancı
Hak hukuk tanımaz medeniyetten gayri
Belki de en debdebeli ihtilali
Yine şu kara gölgelerden araklamak kadar
Masumane o sefalet,
Günbegün işlediğim suçlara
Ettiğim ihanetten gayri
Çarptırılmak nazarında en bedbin tekerleme:
Gitmelerden mütevellit,
Hoş görmekse yüreği,
En alası yalnızlığın
Ufkun şeceresinde bil mukabil dercesine.
Sıradan ya da sıra dışı;
Sınırların ihlali hallice ötesinden berisinden
Tırtıkladığım hüzne rest çeken
Çocuk neşemin izafi yoksunluğu.
Hanidir gölgelerin dibine ekipte
İçi boş başaklardan sızan o terennüm:
Kopar beni ve azat et, dercesine
Sinsice ve akla zarar ucube yoksunluğun
Martavalı kırık bir besteye yol vermişliğimden öte,
Anlam olmaya doyamadığım kim bilir kaç şarkı.
Muteber kayıplarımın anlık ikrarı
Belki de göz bebeğimin isyanı
Gördüklerine kılıf geçirmekten yorgun
Hele ki nice münafık
Edilmişken baş tacı,
Sırlı aynalardan sızan ne çok itiraf:
Hadi öldür beni, demekten yorgun düşen
Yüzü olmayan cellât:
Tanışıklığımız dünden,
Tümsüz yarım cümlelerden sızan o efkârı
Yâd etmenin de ötesinde
Yaşamaktan duyduğum hicap.
Ne densiz ne de kirli bir yarın,
Öncesizliğimin mimarı belli ki çocuk yarım.
Sondan başa sarmakla hangi dengin
Tasvirine süreceğim gölge,
Hangi kılıksız imgeden çıkacağım da yola,
Sezilerimi öldürmek istiyorum yarından sonra
Ve çıkmak selamete:
Gönülsüz bir yorgunluğun en karası
Şu zifiri terane.
5.0
100% (25)