Meseleler sele boğulup
İnzivaya çatıyor her şeyimi
Şu dilleri ateşimde gebe bıraksam
Ve doğuramamak kadar kısır
Bakire bakir kalsalar
Alevlerinde yaksam
Sularını ateşleyip

Kavganın zayıflığına sığınan milyar kişi doğar

Ve savaş alır beni benden
İnsanlığın en utanç veren sevinci
Sevdiğimi sevdiğinden

Seçilmiş kurtarıcılar haykırır
Solarken güneşlerin bahar sevinci
Savaşıyorum senin için...diye

Aslında katildirler yokluk adına

Hayır
Hiçbir şey başka şey daha çok mutlu olsuna ölmemeli

Ülke
Ulus
Millet
Zavallıların mezar sığınaklarıdır
Irksal kanın korku hakimiyeti
Sınırlar sınıfların nezaretinde
Pasaport tutsağı hayatların karaya oturması
Bu sefalet birlikte yaşamdan korkmak gibi

Özgür değiliz
Sanıyoruz

Sancılar konuşamaz…
Yaksam cümlelerin karabasan hislerini
Kessem ağaç köklü dillerin ebeveynlerini
Milletlerin zayıf kökünü
Kahrın katliam gemilerinde
Sömürüler ölürken
Göz yaşamlarında yanar zaman
Zaman doğmamış çocuklara beklerdi

Benim seni beklediğim
Bin yılları çatlatan sabırsız sabrımla

Telepati doğumu boşalırken bulut sevincinde
Aslında herkes fotokopi kalmazdı belki de
Milyon yol sonrayı ağlıyorum resimlerdeki nemli gözlerinde
Donuyorum…

Milyar yıl sonrayı yaşadığım renklerin toplamını kusuyorum
Susuştuğum sulara seni
Tufanlar yolcu ederken
Geçmiş keşiflerin kara haberlerine

Kampların
Prangaların
Paletlerin
Botların…,

İlahlar
Silahlar
Özgürlüğü kendine benzetmekten başka
Çaresiz serüven korkağıdırlar
Ölümüne açlık prangası görmedik mi
Bizim için öldürülmedik mi saltanat zevklerinde

Kendini yargılamalı
Hayvanca belki ama
Daha onurlu
İnsan

Düşün…
Ü
Ş

Torağa ilk düşen cemrenin aşkını
İlk sevebildiğin zamanı….
Düşün ilk baktığın gözlerini
Yaşadığını düşün rüya dünyaların kavgasız

ocak şubat 2008
w e l a t