0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
699
Okunma
biz o zamanlar,
yeni adım atmışken çocukluğun bir sokak ötesine...
ilk adımlarımızken büyümeye ve acılara,
sancılara ve aşklara..
yeni yeni öğrenirken paranın varlığını
üstelik parasızlığın tam ortasında...
oyunlardan başka şeylerle ilk kez tanıştığımız zamanlarda işte...
hiç terbiye edilmediysek de açlıkla,
bir ekmek parasının yoksunluğunu yeni öğrendiğimiz zamanlarda işte...
babamın işsizliğiyle,
yoksulluğuyla, yoksulluğumuzla tanıştığımız zamanlarda...
hiç uyumayan,
yalnızca koltukta sızıp kalan,
sabahın ayazında çocuklarından gözlerini kaçırırcasına
yatakta yorganı kafasına çeken babamın...
anamın telaşlı, ürkek,
hüzün dolu gözlerinde
uyanıp sabaha
selamlarken yoksunluğu sessiz sedasız,
elde kalan bir tutam un’la
erteleyip sabahı, başlarken günlere...
ya da abimin bir arkadaştan
ekmek parası bulabilmek için
ayazında sabahın
bisikletle katettiği yollarda...
’uyandım çocukluğumdan
büyük kâbuslara..’
5.0
100% (1)