Yine bir akşam üstü, seni bekliyorum o limanda.
Bilmem, bilmem bu kaçıncı gelmeyişin.
Yavaş yavaş eserken imbat yeli, dağılmıştı saçlarım öylesine
Bakarken uzaklara sen geldin aklıma
Ey sevgili..

Biliyorum,biliyorum uçurumlar var aramızda..
Sanki denizler açılmış,
kocaman çukurlar oluşmuş, yer gök karanlık,
Birden hüzün çöktü yüreğime bir anda,
Mırıldanırken şarkısını martılar
Süzülür gözlerim eşsiz güzelliklerine..

Dalıp giderim onları seyrederken.
Yakamoz ışıltıları vururken ay ışığında,
Yıldızlarda eşlik eder çılgın gibi:
Köpük köpük, mas mavi dalgaların arasında deniz yıldızları vurur kıyıya:
Hani.?
Hani seninle toplamıştık onları bir bir..

Saçlarıma takardın renk renk onları,
Deniz yıldızım, mavişim derdin bana..
Unuttun mu ey sevgili..
Neredesin, neredesin gel artık
Aah ah..
Yine hüzünlendim yokluğunda..
Her gün gidişimde o limana..
Sen gelirsin aklıma..

İki bardak çay, iki simitle beklerdin beni hep orada,
Hatırlıyormusun..
İşte yine geldim ,işte yine geldim bak bu limana..
İşte orada balıkçı barınağının yanındaki çay bahçesindeyim..
Bekliyorum seni,bekliyorum,ne olursun yine gel, ne olursun yine gel..

Dönelim eski günlere mutlu yarınlara..
Bilmem kaç gemi geldi bu limana, bilmem?
Bilmem kaçıncı gemi gitti buradan.
Her gün bekliyorum seni ha şimdi gelecek diye.
Aah ah sevgili..

Bana yazdığın o mektupları her gün hasretle okurken..
Arasında kalan gülleri kokluyorum, biliyormusun..

Halen,halen kokuyor burnuma,buram buram
Bir bir hasretle koklayıp attım onları denize
Sana yolladım aşkınla kurumuş güllerimi…

Dön artık dön bu limana
Dön artık sevgili ne olur
Dön bu limana, dön..

Vahap Ünsal 02/05 2016
Bu şiirimi o buğulu sesi ile yorumlayan değerli Gamzelim hanımefendiye çok teşekkür Ediyorum sonsuz saygı ve hürmetlerimi sunuyorum..