Hayat Treni
Tüketiyor yolları gidiyor birtren
bozulmuş rayları tutmuyor hem fren
gelmiş kalkış vakti, çalıyor acı acı siren
ne ineni belli ne gideni kara trenin

Dizilmiş vagonlar gidiyor uzun uzun
takılmış hülyasına duraktan durağa
akıp gidiyoır peşi sıra dalgın gözlerim
kara bir tunele giriyor diniyor sesi frenin

Erite, erite çelik rayları tüketiyor durakları
bilinmeyen bir durakta noktalanacak bir anda
gün olacak olmadık olacağız ilah zamanda
dedik ya hayat treni buyolu açık olsun her gidenin...
Ekim 1989/ Elazığ

Hayat Treni
Tüketiyor yolları gidiyor birtren
bozulmuş rayları tutmuyor hem fren
gelmiş kalkış vakti, çalıyor acı acı siren
ne ineni belli ne gideni kara trenin

Dizilmiş vagonlar gidiyor uzun uzun
takılmış hülyasına duraktan durağa
akıp gidiyoır peşi sıra dalgın gözlerim
kara bir tunele giriyor diniyor sesi frenin

Erite, erite çelik rayları tüketiyor durakları
bilinmeyen bir durakta noktalanacak bir anda
gün olacak olmadık olacağız ilah zamanda
dedik ya hayat treni buyolu açık olsun her gidenin...
Ekim 1989/ Elazığ



Dört Dörtlük
1-
ay’ı sevmek tapınmak olurmuş
tapınmak ise günah sayılırmış
herkesin günahı,sevabı gönlüncedir
varsın günahım hilal’i sevmek olsun

2--
siyatik gibi seni içimde sezer oldum
mecnun gibi hayalinle çöllerde gezer oldum
hasretlik denizinde yorgun yüzer oldum
varsın yorgunluğum hilal’i sevmek olsun

3-
zehir katıp sevgiye gel bana yedirme
kendine ağulu güzel, zehirli yılan dedirme
afroditem söyle sevgi padişahına kıskanıp
bana derman yerine, ölüm fermanı verdirme

4-
bir zamanlar gecelerimi süsleyen hilal ay’ım
hayalinin tadına doymadığım çoban yıldızım
aşk tanrıçalarının kıskandığı sevgilim bilindin
gelmedin,bir yıldız gibi kaydın, hayalimden silindin...

Ayanın olsun şimalin şirin kızı, çoban yıldızım...