Yüreğimiz telaşta, her an gelirsin diye
Senin bu gayretinden, çiledeyiz, el’aman
Biraz insafın olsun, kundaktaki sabiye
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Nereden gelip geçsen, yol açarsın sancıya
Ne hancıya acırsın, ne yoldaki yolcuya
Dünyayı güzel kılan, dalındaki goncaya
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Bir kez dönüp bakmazsın, aşa zehir katana
Komşusu aç yatarken, zıkkımlanıp yatana
Hiç olmazsa uğrama, yeni sürgün fidana
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Hiç mi garezin olmaz mazlumları dövene
İyilikten bi’nasip, kötülüğü övene
Onları bırakıp da, yüreğinden sevene
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Azıcık nazar eyle, cana korku salana
Kötü olarak doğup, daim kötü kalana
Varlığı eylemiyle, halis insan olana
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Komşuya, yarenine, muhabbetle gülene
Dostu darda kalınca, çağırmadan gelene
Doğruluk düsturuyla, hak ve hukuk bilene
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Dirliği ve düzeni, hayasızca bozana
Artık bir el atıver, fesatlıklar düzene
Vatan aşkı uğruna, kelle koltuk gezene
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman


Düşman olana bile dilenmezsin elbette
Kötülükler olmasa, ezelde ve ebette
Milletin canı için, bekleyene, nöbette
Var git ölüm uzak dur, n’olur gelme bir zaman




18.03.2016